İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Orhan Turan ve Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Mehmet Ömer Arif Aras hakkında yürütülen soruşturma tamamlandı. Soruşturma, şüphelilerin adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs ettikleri iddialarına dayanıyor.

Turan ve Aras’ın Siyasi ve Hukuki Konularda Değerlendirmeleri

Hazırlanan iddianamede, şüpheliler Turan ve Aras’ın, içeriğini bilmedikleri çeşitli siyasi, hukuki, adli ve idari olaylarla ilgili değerlendirmelerde bulundukları belirtildi. Bu değerlendirmeler arasında, Bolu Kartalkaya’da yaşanan yangın, depremler, Erzincan’ın İliç ilçesindeki altın madeni heyelanı, belediye başkanlarının yerlerine kayyum atanması ve çeşitli hukuki meseleler yer aldı. Şüphelilerin, bu konularla ilgili toplumsal bir algı oluşturarak, kamuoyunda endişe ve güvensizlik ortamı yaratmaya çalıştıkları iddia ediliyor.

Adil Yargılamayı Etkileme ve Yalan Bilgi Yayma İddiaları

İddianamede, Turan ve Aras’ın, yargı görevi yapan savcı, hakim, bilirkişi ve tanıkların tarafsızlıklarını etkilemeye yönelik yanıltıcı bilgiler yaydıkları öne sürüldü. Bu şekilde, soruşturma ve yargılama sürecinde, kanıtların değerlendirilmesi ve vicdani kanaatlerin oluşturulmasının etkilenmiş olabileceği ifade edildi. Ayrıca, şüphelilerin ekonomi alanındaki konumlarından yararlanarak, yanlı ve yönlendirici bilgiler sundukları belirtildi.

Gerçeğe Aykırı ve Yanıltıcı Bilgiler Verildiği İddiası

Turan ve Aras’ın, düşünce ve ifade özgürlüğü sınırlarını aştıkları, hukuki güvenlik ve kamu barışını bozan bilgiler verdikleri ifade edildi. Şüphelilerin, gerçeğe aykırı ve yanıltıcı açıklamalarla, toplumda güven problemi oluşturdukları ve hukuki güvenlik zeminini zedeledikleri öne sürüldü. Bu açıklamaların, kamuoyunda olumsuz bir etki yaratmayı hedeflediği kaydedildi.

Adli Para Cezası Talebi

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Orhan Turan ve Mehmet Ömer Arif Aras’ın "adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs" suçundan 50 günden az olmamak üzere adli para cezasına çarptırılmaları talep edildi. Ayrıca, şüpheliler hakkında, "halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yaymak" suçlamasıyla açılan davanın da İstanbul 28. Asliye Ceza Mahkemesi’ne gönderildiği belirtildi. Bu dava dosyasının, 1 yıl 10 aydan 5 yıl 6 aya kadar hapis cezası talebiyle irtibatlı olduğu ifade edildi.

Kaynak: İHA