Doç. Dr. Tuman, yaygın anksiyete bozukluğunun tanımını yaparken, hastalığın en az 6 ay süren ve günlük yaşam olaylarıyla ilgili sürekli endişe ve kaygıya neden olduğunu belirtiyor. Bu endişe ve kaygıların kontrol edilememesi durumunda, hastaların yaşam kalitesinin olumsuz etkilendiğini ifade ediyor. Ayrıca, belirtiler arasında huzursuzluk, gerginlik, kolay yorulma, odaklanma güçlüğü, uyku bozuklukları, kas gerginliği ve çabuk sinirlenme gibi durumların en az üç tanesinin bulunması gerektiğini vurguluyor.

Fiziksel etkilerine de değinen Doç. Dr. Tuman, yaygın anksiyete bozukluğunun sıklıkla baş, boyun ve sırt ağrıları, kas gerginliği, terleme, ağız kuruluğu gibi bedensel belirtilere yol açabileceğini söylüyor. Ayrıca, hastalığın yaşam boyu görülme sıklığının yüzde 5 civarında olduğunu ve bu hastalarda depresyon ek tanısının da sıkça görüldüğünü belirtiyor.

Tedavi yöntemleri konusunda ise ilaç ve bilişsel davranışçı terapi uygulanabildiğini ifade eden Doç. Dr. Tuman, terapide belirsizliğe tahammülsüzlüğün ele alındığını ve hastaların endişeleriyle ilgili pozitif inançların ele alındığını belirtiyor. Ayrıca, hastaların sorun çözme ve baş etme becerilerini geliştirmeye yönelik çalışmalar yapıldığını ekliyor.

Sonuç olarak, Doç. Dr. Taha Can Tuman, yaygın anksiyete bozukluğunun ciddi bir sağlık sorunu olduğunu ve tedavi edilebilir olduğunu vurgulayarak, bu konuda erken teşhis ve uygun tedavi yöntemlerinin önemine dikkat çekiyor.

Kaynak: İHA