“İstanbul’u ben fethettim” gibi sözleriyle tanınan ve “Kenan Komutan” lakabıyla sosyal medyada kült haline gelen vatandaş, yıllar sonra ilk kez yeniden görüntülendi. Peki, "Kenan Komutan" olarak tanınan vatandaş kimdir?

"Kenan Komutan" olarak tanınan vatandaş kimdir?

“Kenan Komutan” ismi, 2010’lu yılların başında sosyal medya kullanıcılarının dikkatini çeken, sıra dışı tavırları ve ilginç anlatımlarıyla ünlenen bir sokak figürüne ait. Genellikle alkollü halde sokak röportajlarında görülen ve “İstanbul’u fethettim”, “Ben imparatorum” gibi gerçek dışı ama teatral ifadeler kullanan bu kişi, kısa sürede YouTube ve Facebook gibi platformlarda binlerce kullanıcıya ulaştı. Kendisini "komutan" olarak tanıtması ve çevresine hikâyeler anlatması, ona bu lakabın halk arasında yerleşmesini sağladı.

“Komutan” lakabının arkasındaki mizah

Gerçek bir askerlik geçmişi olmayan Kenan Komutan’ın bu lakabı, aslında onun abartılı anlatım tarzına karşı halkın mizahi bir tepkisi. Söylediklerinin gerçekle ilgisi olmamasına rağmen, halk arasında bir sempati ve merak uyandırdı. “Komutan” ünvanı, onun toplumsal bellekte bir “efsane karakter” olarak kalmasını sağladı. Mizahi yönü ağır basan videoları, zamanla kült içeriklere dönüştü.

Yıllar sonra yeniden röportaj verdi

Uzun süre ortalarda görünmeyen Kenan Komutan, sosyal medya platformu Sarı Mikrofon aracılığıyla yıllar sonra yeniden kamuoyunun karşısına çıktı. Kısa sürede viral olan video, hem nostalji hem de şaşkınlık yarattı. Birçok kullanıcı, onun öldüğüne dair söylentilere inandığını belirtirken, bir kesim hâlâ yaşadığını ve zaman zaman Bursa'da görüldüğünü aktardı.

Gerçek kimliği hâlâ bilinmiyor

Kenan Komutan’ın gerçek ismi, geçmişi ve özel hayatına dair somut, doğrulanmış bir bilgi bulunmuyor. Onu tanıyan bazı vatandaşların verdiği bilgiler haricinde, herhangi bir resmi kayda geçmiş özgeçmişi ya da biyografisi yok.

Halkın tepkisi: Mizah, merak ve sempati

Kenan Komutan’ın yeniden görünmesi, sosyal medya kullanıcıları arasında çeşitli yorumlara neden oldu. Kimileri onun yaşam koşullarına üzüldüğünü belirtirken, kimileri mizahi yönünü ön plana çıkararak nostaljik duygularını paylaştı. Bazı yorumlar ise sistemin dışına itilmiş bu tarz bireylerin toplumda nasıl bir yer edindiğine dair sosyal eleştiriler barındırdı.

Kaynak: Haber Merkezi