Cumhuriyetin 102. yılı kutlamalarıyla aynı haftaya denk gelen festival, hem sanatı hem de Cumhuriyet coşkusunu tek bir zeminde buluşturdu. Festival boyunca zurnanın kadim sesi, Muğla sokaklarını ve meydanlarını sardı; Anadolu’nun ruhu yankılandı.
Muğla müziğin kalbi haline geldi
Festival sahnesinde Türkiye’den ve yurtdışından 13 usta sanatçı yer aldı. Alaattin Boncuk, Ali Bedel, Allahverdi Barin, Buğra Kutbay, Dzeljo Destanovski, Eyüp Girgin, Göksel Güçlü, Hasan Kavallı, Memik Avcı, Naci Peri, Petar Yuliev Alyoshev, Yenel Satıcı ve Yunus Emre gibi isimler, izleyicilere unutulmaz bir müzik şöleni sundu. Etkinlik sadece büyük ustaları değil, aynı zamanda genç yetenekleri ve yerel sanatçıları da sahneye taşıyarak kültürel sürekliliğe katkı sundu. Festival kapsamında düzenlenen solo zeybek gösterileri, müzik dinletileri ve sanatçı söyleşileri ile Muğla adeta müziğin başkenti haline geldi. Uğur Önür ve Sümer Ezgü gibi sevilen sanatçılar da sahne alarak izleyicilere Cumhuriyet coşkusunu notalarla hissettirdi.
Ayrı bir mutluluk kaynağı oldu
Menteşe Belediye Başkanı Gonca Köksal Aras, festivalin Cumhuriyet Bayramı ile aynı haftaya denk gelmesinden dolayı duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Zurnanın sadece bir müzik aleti değil, Anadolu’nun sesi, nefesi, hüznü ve sevincinin ifadesi olduğunu belirtti. Cumhuriyetin aydınlık bir gelecek vaadi olduğunu vurgulayarak, bu festivalin kültürel mirasla bağ kuran bir dayanışma örneği oluşturduğunu ifade etti.
Zurna, kültürümüzün en önemli parçası
Kıyı Ege Belediyeler Birliği ve Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras da konuşmasında, Cumhuriyet’in temel değerlerine sahip çıkan bir festivalde bulunmaktan onur duyduğunu belirtti. Cumhuriyetin özgürlük, kardeşlik ve medeniyetle özdeşleştiğini ifade ederek, bu mirasın yaşatılmasında kültür ve sanatın güçlü birer araç olduğunun altını çizdi. Zurnazen Festivali’nin Muğla’nın kültürel belleğini uluslararası alanda görünür kıldığını vurgulayan Başkan Aras, davul ve zurnanın bu topraklardaki köklü varlığına dikkat çekti.
