Dünya Alzheimer Farkındalık Ayı kapsamında açıklamalarda bulunan Beslenme ve Diyet Uzmanı Deniz Pirçek, Akdeniz tipi beslenmenin sadece kalp değil, beyin sağlığı üzerinde de önemli koruyucu etkiler sunduğunu vurguladı. Sebze, meyve, tam tahıllar, kuruyemiş, balık ve zeytinyağı temelli bu diyetin, içerdiği antioksidanlar, vitaminler ve sağlıklı yağlarla nöronları koruduğunu ifade eden Pirçek, özellikle oksidatif stres ve iltihap gibi dejeneratif süreçlerin baskılanmasında bu besin modelinin belirleyici olduğuna dikkat çekti.
Umutsuzluğa gerek yok
Alzheimer riskini artıran APOE4 gen varyantına sahip bireylerde dahi Akdeniz diyetinin bilişsel gerilemeyi yavaşlattığına işaret eden Uzm. Dyt. Deniz Pirçek, Harvard ve MIT iş birliğiyle yürütülen ve 30 yıla yayılan bir araştırmaya değinerek, bu diyetin yüksek risk grubundaki bireyler için umut vadettiğini belirtti.
Akdeniz diyetinin bütüncül yapısı
Araştırmaların genellikle tek bir besin maddesine odaklandığını ancak asıl önemli olanın Akdeniz diyetinin bütüncül yapısı olduğunu vurgulayan Pirçek, omega-3 yağ asitleri, polifenoller ve antioksidanların birlikte çalışarak Alzheimer’ın altında yatan mekanizmaları hedef aldığını belirtti. Zeytinyağı düzenli tüketildiğinde bilişsel gerilemeyi geciktirirken, ceviz nöronları besliyor; balık ise hem kalp hem beyin sağlığına katkı sağlıyor.
Beslenme tek başına yeterli değil
Beslenmenin yanı sıra düzenli egzersiz, kaliteli uyku, zihinsel aktiviteler ve sosyal etkileşimin de Alzheimer’a karşı koruyucu rol oynadığını belirten Pirçek, bulmaca çözmenin, satranç oynamanın veya yeni bir beceri öğrenmenin en az diyet kadar önemli olduğunu söyledi. Ayrıca sigara ve alkol gibi zararlı alışkanlıklardan uzak durmanın da beyin sağlığını uzun vadede koruduğuna vurguda bulundu.
Bazı pratik ipuçları
Yoğun tempolu modern yaşamda Akdeniz tipi beslenmenin sürdürülebilir olması için pratik öneriler sunan Uzm. Dyt. Deniz Pirçek, küçük tabak kullanımı, aç karnına alışverişten kaçınmak, şekerli içecekler yerine maden suyunu tercih etmek ve kaçamakları dengelemeyi öğrenmenin bu yaşam tarzını kalıcı hale getirebileceğini kaydetti.
