Muğla’nın Seydikemer ilçesine bağlı Çaltılar Mahallesi’nde yer alan Çaltılar Höyük’te yapılan kazılar, 5300 yıl öncesine ait yaşam izlerini ortaya çıkarıyor. 2021 yılında başlatılan kazı çalışmaları, Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’nün izin ve desteğiyle, Hacettepe Üniversitesi, Seydikemer Belediyesi ve Türk Tarih Kurumu iş birliğiyle yürütülüyor.
Muğla’da halen kazı yapılan tek höyük yerleşimi olma özelliğini taşıyan Çaltılar Höyük, Hacettepe Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşegül Aykurt başkanlığındaki ekip tarafından titizlikle araştırılıyor. “Geleceğe Miras” projesi kapsamında da desteklenen kazılar, bölgedeki yerleşim tarihi, mimari düzen ve günlük yaşam hakkında yeni bulgular sunuyor.
Bataklıktan Höyüğe Uzanan Yerleşim Hikâyesi
Kazı Başkanı Prof. Dr. Ayşegül Aykurt, yapılan karbon analizleri ve seramik incelemeleri sonucunda, Çaltılar Höyük’ün ilk olarak günümüzden yaklaşık 5300 yıl önce, bataklık kenarına kurulduğunu belirlediklerini aktardı. Bu alanın MÖ 3100’lerde yerleşime açıldığını, MÖ 2500’lere gelindiğinde ise bataklığın tamamen kuruyarak yerleşimin höyüğe doğru genişlediğini ifade etti.
Kazılarda Geç Kalkolitik Dönem’den başlayarak Erken Tunç Çağı’na ait sekiz farklı yerleşim tabakası tespit edildi. Onların üzerinde Orta Tunç Çağı yerleşmesi bulunurken, Geç Tunç Çağı’nda alanın mezarlık olarak kullanıldığı anlaşıldı. Daha sonraki dönemlerde höyük terk edilmiş; MÖ 7. yüzyıl sonu ile 6. yüzyılın başlarında yeniden iskân edilmiş ancak büyük bir depremin ardından tekrar boşaltılmış.
Savunma Sistemleri ve Günlük Yaşam İzleri
Bu yılki kazılarda özellikle MÖ 2500-2400 yıllarına ait yerleşimler üzerinde çalıştıklarını belirten Aykurt, bu dönemde yığma taşlardan inşa edilmiş bir savunma sistemi bulunduğunu, bu sisteme bağlanan taş temelli yapılar ortaya çıkardıklarını söyledi.
Savunma yapılarından önceki döneme ait mimarinin ise oldukça farklı olduğunu dile getiren Aykurt, “Duvarlar, dikilen kazıklar arasına ağaç dalları veya kamış yerleştirilerek ve iki tarafı çamurla sıvanarak oluşturulmuş. Yanmış çamur parçalarında dalların izlerine rastladık. Bu izler, yerleşimin büyük bir yangın geçirdiğini gösteriyor.” dedi.
Kazılarda ayrıca dönemin gündelik yaşamına dair önemli buluntulara ulaşıldı. Pişmiş topraktan testiler, çömlekler, kaplar, taş baltalar ve dokuma tezgahlarına ait ağırlıklar gün yüzüne çıkarıldı. Bu eserler, hem tarım hem de el sanatlarının o dönemdeki önemine işaret ediyor.
Bölgesel Arkeoloji İçin Kilit Nokta
Çaltılar Höyük kazılarının, bölgedeki yerleşim tarihinin kronolojik olarak anlaşılması açısından çok önemli olduğuna değinen Aykurt, “Muğla’da bu ölçekte başka höyük kazısı yok. Tlos Antik Kenti yakınlarındaki Grimeler Mağarası, şu ana kadar bilinen en erken yerleşim yeriydi. Çaltılar Höyük ile birlikte, bölgedeki yaşam biçimleri, mimari gelenekler ve kullanılan aletler hakkında kesintisiz bir tablo ortaya koyma şansına sahibiz.” diye konuştu.
Prof. Dr. Aykurt, kazıların önümüzdeki yıllarda da devam edeceğini ve Çaltılar Höyük’ün Anadolu’nun tarih öncesi dönemleri hakkında yeni veriler sunmaya devam edeceğini belirtti.