Asgari ücret zammı için görüşme takvimi bugün başladı. DİSK, konfederasyonun araştırma merkezi DİSK-AR’ın 2026 Asgari Ücret Raporu ile asgari ücret taleplerini açıkladı. İstanbul Beyoğlu'nda gerçekleşen basın açıklamasında konuşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, “Bugün ülkemizde hayat pahalı, emek ucuz” dedi. Açıklamada, alım gücünün eridiğine dikkat çekilerek “Asgari ücret daha yılın başında enflasyona ezdirildi” ifadeleri kullanıldı.

Çerkezoğlu, 2026 asgari ücret sürecine girilirken mevcut ücretlerin reel olarak dibe vurduğunu belirterek, “Açlık sınırı 30 bin liraya dayandı, yoksulluk sınırı 90 bini aştı. Bir ailede dört kişi çalışsa bile yoksulluk sınırının üzerine çıkamıyor” dedi. Açıklamada, AK Parti iktidarının yıl boyunca asgari ücreti artırmamasının milyonların kaybını büyüttüğü vurgulandı.

Açıklamada, 2024 ve 2025’te asgari ücrete önceki iki yılın aksine yıl ortasında artış yapılmamasının büyük hak kaybı yarattığını hatırlatarak “Enflasyon tek haneye düşene kadar asgari ücret yılda en az iki kez güncellenmelidir” dedi. Açıklamada, hedef enflasyona göre zam yapılmasının “işçilere kesilen bir fatura” olduğu belirtilerek “Bu dayatma asla kabul edilemez” ifadesi yer aldı.

"KİŞİ BAŞI GSYH’NİN BELLİ BİR ORANININ ALTINA DÜŞMEMELİDİR"

Asgari ücretin Türkiye’de bir ortalama ücret haline geldiğini söyleyen Çerkezoğlu, kadın işçilerin durumuna dikkat çekerek “Asgari ücret bir kadın işçi sorunudur” dedi. Açıklamada, kadınların büyük kısmının asgari ücret ve altında çalıştığı vurgulanarak “Kadın işçilerin yüzde 67’si asgari ücretin en fazla yüzde 10 fazlasına erişebiliyor” denildi.

Çerkezoğlu, asgari ücretin tespitinde uluslararası standartlara uygun biçimde hanenin geçim koşullarının esas alınması gerektiğini belirterek “Asgari ücret, işçinin bakmakla yükümlü olduğu kişilerle birlikte geçinebileceği bir ücret olarak hesaplanmalıdır” dedi. Ayrıca “Büyümeden pay” ilkesinin altı çizilerek “Asgari ücret, kişi başı GSYH’nin belli bir oranının altına düşmemelidir” ifadeleri kullanıldı.

DİSK’in araştırmasına göre asgari ücretin kişi başına milli gelir içindeki payının yıllar içinde dramatik biçimde düştüğünü belirten Çerkezoğlu, patronların verimlilik bahanesini hatırlatarak “Verimlilik artışı büyümede görülse de asgari ücrete yansımamıştır” dedi.

"SENDİKANIN OLDUĞU YERDE ASGARİ ÜCRET OLMAZ"

Türkiye’nin Avrupa’nın en düşük asgari ücretlilerinden biri haline geldiğini söyleyen Çerkezoğlu, “Asıl meselemiz Türkiye’yi bir asgari ücretliler ülkesi olmaktan kurtarmaktır” dedi. Bunun yolunun sendikalaşmanın önündeki engellerin kaldırılmasından geçtiğini vurgulayan Çerkezoğlu, “Sendikanın olduğu yerde asgari ücret olmaz” ifadelerini kullandı.

Vergi adaletsizliğine de dikkat çeken Çerkezoğlu, “Bu ülke patrondan çok vergi veren emekçiler ülkesi haline getirildi” dedi. Açıklamada, vergi dilimlerinin asgari ücret artış oranından az olmamak üzere yükseltilmesi gerektiği belirtilerek, “Asgari ücret vergi istisnası matrahtan indirim yoluyla uygulanmalı, damga vergisi kaldırılmalıdır” denildi.

Emeklilerin geçim sıkıntısına da değinen Çerkezoğlu, “Ortalama emekli aylığı 2003’te asgari ücretin yüzde 36 üzerindeydi, bugün ise yüzde 22 altına düştü” dedi. Açıklamada, “Asgari ücretin altındaki emekli aylıkları acilen bu seviyeye yükseltilmelidir” çağrısı yapıldı.

Kaynak: BirGün