UNESCO Dünya Miras Listesi’nde yer alan Efes Antik Kenti, 2025 yılı kazı sezonunda Roma dönemine ışık tutan sıra dışı buluntularla gündeme geldi. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yürütülen “Geleceğe Miras – Sonsuz Efes” projesi kapsamında gerçekleştirilen çalışmalarda, Roma aristokrasisine ait olduğu değerlendirilen mermer bir banyo küveti ile erkek heykeli gün yüzüne çıkarıldı.
Stadyum Caddesi’nde Beklenmedik Keşif
Kazılar, Efes’in önemli ana akslarından biri olan Stadyum Caddesi üzerinde yoğunlaştı. Çalışmalar sırasında ortaya çıkarılan mermer küvetin, kentin varlıklı Romalı ailelerinin yaşadığı Yamaç Evler ile bağlantılı olduğu değerlendiriliyor.
Küvet, bölgesel ve nadir bir mermer türü olan Greco Scritto taşından yapılmış olup 146 x 73 santimetre ölçülerinde ve 60 santimetre yüksekliğinde.
Dokuz Eylül Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve proje koordinatörü Prof. Dr. Serdar Aybek, küvetin M.S. 1. yüzyıla tarihlendiğini belirterek, antik Roma’da yıkanma kültürünün yalnızca kamusal hamamlarla sınırlı olmadığını vurguladı.
“Efes’te Liman Hamamı gibi devasa kamusal yapılar biliniyor. Ancak bu buluntu, özel konutlarda kullanılan banyo küvetlerinin nadir ve seçkin örneklerinden biri. Boyutları ve derinliği, ev içi kullanım için tasarlandığını açıkça gösteriyor,” dedi.
Aslan Pençeleri ve İnce Bezemeler
Küvetin en dikkat çekici özellikleri arasında aslan pençesi biçimli ayaklar, kimatyon (yumurta dizisi) bezemeleri ve özenli silmeler yer alıyor. Bu detaylar, eserin sıradan bir ev eşyası olmadığını; yüksek gelir grubuna mensup bir Roma ailesine ait olduğunu ortaya koyuyor.
Ancak buluntu, asıl şaşırtıcı yönünü ikinci kullanımında gösterdi. Yapılan incelemelerde, küvetin geç antik dönemde çeşme yalağına dönüştürüldüğü belirlendi. Üstten su girişi ve alttan tahliye için açılan iki delik, küvetin bilinçli şekilde yeniden işlevlendirilmiş olduğunu ortaya koyuyor.
“Kentte yapılan geç dönem onarımlarında, önceki yüzyıllara ait eserlerin devşirme malzeme olarak kullanıldığını sıkça görüyoruz. Bu küvet de o dönemde işlev değiştirerek kamusal bir unsur haline getirilmiş,” diye konuştu Aybek.
Heykel Yol Taşı Yapılmış
Stadyum Caddesi kazılarında ortaya çıkarılan bir diğer önemli buluntu ise erkek heykeli oldu. Farklı parçalardan yontulduğu anlaşılan heykel; baş, kol ve ayakların sonradan eklenebileceği şekilde tasarlanmış. Üslup özelliklerine göre M.Ö. 1. yüzyıl – M.S. 1. yüzyıl arasına tarihleniyor.
Yaklaşık 123 x 50 santimetre ölçülerindeki heykelin, yüzükoyun çevrilerek yol kaplama taşı olarak kullanıldığı belirlendi. Kazı ekibi, yol kotunu düzeltmek için kaldırdığı taşın altında heykelle karşılaşınca büyük bir sürpriz yaşadı.
“Hiç beklemediğimiz bir andı. Yolun altından böylesine nitelikli bir heykelin çıkması, Efes’in katmanlı tarihini bir kez daha gözler önüne serdi,” diyen Aybek, eserin restorasyonunun ardından Efes Müzesi koleksiyonuna dahil edildiğini söyledi.
Efes’in Katmanlı Tarihine Yeni Bir Sayfa
Buluntular, Efes’in yalnızca anıtsal yapılarıyla değil, gündelik yaşam, lüks tüketim ve yeniden kullanım pratikleriyle de Roma dünyasını anlamada eşsiz bir laboratuvar olduğunu gösteriyor.
Roma elitlerinin özel yaşamına ait bir küvetin yüzyıllar sonra kamusal bir çeşme parçasına, bir heykelin ise yol taşına dönüşmesi, antik kentte süreklilik ve dönüşümün çarpıcı bir örneği olarak değerlendiriliyor.
Yetkililer, kazı ve restorasyon çalışmalarının önümüzdeki dönemde yeni ziyaret rotalarıyla birlikte devam edeceğini, benzer nitelikte başka sürpriz buluntuların da ortaya çıkabileceğini belirtiyor.





