İzmir’de toplu ulaşım üzerinden başlayan siyasi tartışma, İZBAN’ın mali yapısına dair açıklamalarla alevlendi. CHP İzmir İl Başkanı Çağatay Güç’ün İZBAN’ın zarar ettiği yönündeki değerlendirmelerine, AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı sert ifadelerle karşılık verdi. Saygılı, sosyal devlet anlayışının göz ardı edildiğini savunarak Güç’ün “veri manipülasyonu” yaptığını öne sürdü. Saygılı, toplu taşımayı gelir-gider tablosuyla değerlendirmenin hatalı olduğunu belirterek İZBAN’ın sübvansiyon destekli bir kamu hizmeti olduğunu vurguladı: “Dünyanın hiçbir gelişmiş ülkesinde toplu ulaşım bakkal defteri hesabı ile yönetilmez. İZBAN ticarethane değildir, sosyal devletin gereğidir. Halkın uygun fiyata ulaşım ulaştırılması bir tercih değil, zorunluluktur.” Saygılı, CHP’nin ESHOT bütçesine yönelik eleştirilerde bulunmadığını, tersine desteklediklerini hatırlatarak, İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne aktarılacak bütçeleri oy birliğiyle onayladıklarını söyledi.
“Dün Sahiplenip Bugün ‘İstemiyorum’ Demek Acziyet”
Saygılı, İZBAN’ın başlangıçta İzmir Büyükşehir Belediyesi yönetimi tarafından övülen bir proje olduğuna dikkat çekerek, bugün mali eleştiriler yönelten CHP’yi tutarsızlıkla suçladı: “Bu projenin ‘anası da babası da biziz’ diye övünenler şimdi ‘yönetemiyorum’ diyor. Bu, açık bir acziyet göstergesidir.” Saygılı, devletin İZBAN’a destek verdiğini, Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından hat kirası ve enerji giderlerinin enflasyonun altında tutulduğunu ifade etti. CHP’li Güç’ün TCDD maliyetlerine yönelik eleştirilerini “yanlış bilgilendirme” olarak niteleyen Saygılı, güncel rakamları paylaşarak zararın kaynağının yönetim olduğunu savundu: “İşletme giderlerinin sadece yüzde 20’si hat kirasıdır. Yüzde 60’ı personel gideridir. İZBAN gelirinin yüzde 113’ü personele gidiyor; yani kazandığı parayla maaş bile ödenemiyor.” Saygılı, rayların her geçişte bakım gerektirdiğini, dolayısıyla kira ve bakım giderlerinin kanun gereği zorunlu olduğunu hatırlatarak: “Devletin kendi trenleri bile aynı ücreti ödüyor. ‘Kira neden alınıyor?’ diye sormak devlet yönetimini bilmemektir.”
“Kendi Projenizin Faturasını Devlete Kesmeyin”
Saygılı, İzmir’de uygulanan “Halk Taşıt” indirim kararına da değinerek, bu uygulamanın gelir kaybına neden olduğunu ve faturanın devletin üzerine bırakılmasının siyasi bir hamle olduğunu söyledi: “Bu uygulamayı 2019’da siz başlattınız. Tek kuruş gelir bırakmadığınız indirimin maliyetini şimdi Hazine’ye yüklemeye çalışmak kurnazlıktır.” İzmir’de toplu taşıma üzerinden başlayan tartışma, İZBAN’ın mali yapısından yerel yönetimin sorumluluklarına kadar uzanan geniş bir siyasi polemiğe dönüştü. Gözler, tartışmanın ardından İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin vereceği yanıta çevrildi.
