Kalp damar hastalıkları genç yaşlarda da kendini göstermeye başladı. Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Oğuzhan Yücel, 20’li ve 30’lu yaşlarda kalp krizi geçiren hasta sayısında ciddi artış olduğunu belirtti. Polikliniğine başvuran genç hastalardan yola çıkarak değerlendirmelerde bulunan Doç. Dr. Yücel, bu tablonun kader değil, doğrudan yaşam tarzıyla bağlantılı olduğuna dikkat çekti.

"30'unda kalp krizi olmaz" dönemi geride kaldı

Türkiye’de ilk kalp krizinin Avrupa ülkelerine kıyasla daha erken yaşta görüldüğünü hatırlatan Doç. Dr. Yücel, hareketsiz yaşam, sağlıksız beslenme, tütün ürünleri, stres ve uykusuzluğun gençlerin kalp sağlığını tehdit ettiğini söyledi. Fast food alışkanlığı, masa başı işler ve ekran karşısında geçirilen uzun saatlerin de tabloyu ağırlaştırdığını belirtti.

Kalp krizini önlemek mümkün

Doç. Dr. Oğuzhan Yücel’e göre kalp krizi riski, küçük ama etkili değişimlerle önemli ölçüde azaltılabilir. Sigarayı bırakmanın kalp sağlığı için atılacak en güçlü adım olduğunu vurgulayarak, günde 30-40 dakikalık tempolu yürüyüş ve Akdeniz tipi beslenme modelinin kalp dostu olduğunu ifade etti. Uyku düzeni, stres yönetimi ve düzenli sağlık kontrolleri de öneriler arasında yer aldı.

Belirtileri göz ardı etmeyin

Kalp krizinin sessizce ilerleyebileceğini belirten Doç. Dr. Yücel, göğüs ortasında baskı, sol kola ve çeneye yayılan ağrı, ani terleme, mide bulantısı ve nefes darlığı gibi belirtilerin asla hafife alınmaması gerektiğini ifade etti. Bu belirtiler görüldüğünde zaman kaybetmeden sağlık kuruluşuna başvurulması gerektiğinin altını çizdi.

Yarının büyük farkını oluşturun

Avrupa ortalamasına göre daha erken yaşta kalp krizi geçirme oranlarının bir kader olmadığını vurgulayan Doç. Dr. Yücel, bugün sigarayı bırakmanın, akşam yürüyüşe çıkmanın ya da bir saat erken uyumanın, yarının büyük farkını oluşturabileceğini kaydederek, sağlıklı yaşam çağrısını yineledi.

Muhabir: Murat Beşir Babaoğlu