Ülkemizin zengin mutfağına bir yenisini daha ekleyen Mersin, coğrafi işaretle tescillenmiş olan Kerebiç tarifiyle dikkat çekiyor. Peki, bu eşsiz lezzetin tarihi ve özellikleri nelerdir?
Mersin Kerebiçinin Sırları
Mersin Kerebiçi, irmikle hazırlanan hamurun bezelere ayrılıp el ile şekillendirildikten sonra içerisine ya Antep Fıstığı ya da ceviz içi eklenerek odun fırınında pişiriliyor. Ancak bu tatlıyı diğerlerinden ayıran en önemli özellik, üzerine eklenen çöven kökünden elde edilen köpük. Ramazan ayının vazgeçilmez tatlılarından biri olan Kerebiç, aslında içli köfte şeklinde hazırlanıyor. Dışı için irmik, yağ, karbonat ve şeker kullanılırken içerisine eklenen antep fıstığı veya ceviz, tatlıya farklı bir lezzet katıyor. Kerebiçte kızartma işlemi yapılmaz. Kreması hazırlanırken çöven otu kökleri suya bırakılıp kaynatılıyor ve oluşan yeşil suyu köpürene kadar çırpılıyor. Bu köpük, kurabiyelerin üzerine eklenip tarçınla servis ediliyor.
Mersin Kerebiçinin Tarihçesi
Kerebiçin kökenleri, 1940'lara dayanıyor. Bu yıllarda Mersin'de Arap kökenli aileler tarafından sadece ramazan ayı ve bayramında yapılarak satılan bu tatlı, zamanla büyük bir ilgi gördü. Başta sadece Ramazan tatlısı olarak bilinse de, ünü hızla yayılarak yılın her ayında tüketilen bir lezzete dönüştü.
Mersin Kerebiçinin Benzersiz Özellikleri
- Kerebiç hamurunda şeker kullanılmaz. Tatlılık, kerebiç köpüğüyle sağlanır.
- Çöven kökünün kaynatılmasıyla elde edilen beyaz renkli kerebiç köpüğü, Mersin'e özgüdür.
- Kerebiçin içerisinde kullanılan malzemeler, çeşidine göre belirlenir. Fıstıklı kerebiç için iri çekilmiş Antep Fıstığı, cevizli kerebiç için ise iri çekilmiş ceviz içi tercih edilir.