Vatandaşlar için konut sahibi olmanın hayali her geçen gün zorlaşırken, konut almak için kredi kullanmak isteyenler bir ev kendilerine alırken 2 ev ücretini ise faize ödemek zorunda kalıyor. Diğer yandan konut kredilerinin geri ödemesinde ise ödeme süresine göre de yüksek uçurumlar var. Örneğin; İzmir’de bir ev almak için 1 milyon TL’lik konut kredisi çeken bir vatandaş, 5 yıllık vadeyle kredi aldığında, ortalama yüzde 3,10 faiz oranıyla karşı karşıya kalıyor. Bu oranla aylık ödeme yaklaşık 38 bin TL’yi bulurken, toplam geri ödeme tutarıysa 2,5 milyon TL’ye ulaşıyor. Yani, vatandaş aldığı evi ödemek için 2,5 ev parasını bankaya ödemek zorunda kalıyor. Kredi vadeleri uzadıkça tablo daha da ağırlaşıyor. Aynı vatandaş krediyi 10 yıllık vadeyle ödemek isterse, aylık ödeme yaklaşık 31 bin 600 TL ile daha düşük olsa da, toplam geri ödeme 3 milyon 800 bin TL’yi buluyor. Bu da aldığı evin neredeyse 4 katı anlamına geliyor. Başka bir deyişle, 1 milyon liralık bir kredi karşılığında bankaya neredeyse 3 milyon TL yalnızca faiz ödenmiş oluyor.
“5 bin TL 1,5 katına çıkıyor”
Vatandaşların konut almak için nakit para kullanamadığını vurgulayan İzmir Emlak Kulübü Derneği Başkanı Rıdvan Akgün, inşaat maliyetlerindeki artış ve mevcut enflasyon nedeniyle konutta fiyatların yükseldiğini söyledi. Akgün, yaşanan fiyat artışının vatandaşın kredi kullanmadan konut alamamasına neden olduğunu belirtti. Konut kredilerinin geri ödeme vadelerindeki artışın toplam ödeme tutarları arasında büyük uçurumlara neden olduğunu kaydeden Akgün, “5 yıllık konut kredisinin geri ödeme tutarı ile 10 yıllık konut kredisinin geri ödeme tutarları arasında oldukça büyük uçurumlar var. Bizim vatandaşa tavsiyemiz, tercihlerini biraz törpülemeleri. Eğer bir konut sahibi olmak istiyorlarsa, 3+1 bir daire yerine 1+1 dairelere yönelerek, eğer konut kredisi kullanacaklar ise de en fazla 5 yıllık bir kredi kullanarak konut sahibi olabilirler. Çünkü aylık ödemelerde yüksek farklar olmasa bile toplam ödeme tutarlarında oldukça yüksek farklar ortaya çıkıyor. Bu da mevcut faiz oranlarından kaynaklanıyor. Örneğin 1 milyon TL’lik bir kredi çekildiğinde 5 yıllık vadede geri ödemesi aylık 33 bin TL oluyorsa, toplam tutar 2,5 milyon TL oluyor. Ancak vade 10 yıla çıktığında aylık ödeme 28 bin TL olurken, toplam tutar 3,8 milyona çıkıyor. Yani aylık ödemede arada 5 bin TL varken toplam tutar neredeyse 1,5 katına çıkıyor. Vatandaş da aradaki 5 bin TL için 1,5 katı ek faiz ödemek istemiyor” ifadelerini kullandı.
“10 milyonluk ev almayın”
Vatandaşların konut yatırımı yapma hayallerini ertelememeleri gerektiğini kaydeden Akgün, “Eğer konut almak istiyorlar ise bunu ertelememelerini öneririm. Çünkü mevcut ekonomide beklemek daha fazla zarara uğratabiliyor. Eğer imkanları var ise 10 milyon TL’lik bir daire yerine 5-6 milyon TL’lik bir daire almaları veya daha uygun fiyatlı bir daire alarak içini tadilat yaptırmaları onlar için çok daha karlı olacaktır. Aynı zamanda konut alırken kredi kullanacak vatandaşlara bir diğer tavsiyem, bir banka yerine 5-6 bankadan fiyat teklifi almaları olacaktır. Bankaların normal konut kredileri yanında ilk defa ev alacaklara özel kampanyaları da olabiliyor. Bunları iyi araştırıp değerlendirmeleri doğru olur” diye konuştu.
Kendine harabe, faize 1+1 daire
Pandemi döneminden bu yana vatandaşların konut sahibi olma tercihlerini şehir merkezlerinden köylere ve dağlık arazilere de yönlendirdiğini kaydeden Akgün, “İnsanlar şehir merkezinden bir daire alamadıkları için 1 milyon TL’ye şehir merkezinden uzakta, kırsalda bir arsa içinde yıkık dökük bir ev alıp onu tadilatla yenilemeye çalışıyor veya aldığı küçük bir arsaya bungalov, prefabrik ev veya karavan koyarak kendine bir yaşam alanı oluşturmaya çalışıyor. Çünkü burada aldığı yıkık dökük bir evin 1,5 katı ücretini de faize ödemek zorunda kalıyor. Bu da demek oluyor ki İzmir’in kırsalında krediyle alınan yıkık dökük eve ödenen faizle birlikte, İzmir’in şehir merkezinden yaşanabilir durumda 1+1 bir daire satın almak mümkün” dedi.
“Ara yatırım yapılmalı”
Konut kredi faizlerindeki yükselme ile geri ödeme vadeleri arasındaki uçurum nedeniyle gençlerin büyük bir ev sahibi olamayacağını vurgulayan Ekonomist Ayhan Bülent Toptaş ise, satın alınmak istenen konut tercihlerinin değişmesi gerektiğini söyledi. Ev almak isteyenlerin öncelikli olarak ara yatırımları değerlendirebileceğini kaydeden Toptaş, “Şu anda kredi çekerek bile 100 metrekare 3+1 bir daire almak gençler için mümkün değil. Bu yüzden tercihler biraz daha değişebilir. 3+1 daire yerine 1+1 daire alınabilir veya önce altın veya araba gibi ara yatırımlara yönelebilirler. Piyasa durumuna göre ise ilerleyen zamanlarda dairelerini büyütmeyi düşünebilirler” ifadelerini kullandı.