Türkiye’de yürütülen bilimsel bir çalışma, tarımsal ürünlerin hasat sonrası depolama sürecinde yaşanan kalite kayıplarına karşı doğal ve etkili bir çözüm ortaya koydu. Organik içerikli solüsyonun, ürün kalitesini artırdığı ve raf ömrünü belirgin biçimde uzattığı belirlendi. Çalışma, Hakkari Üniversitesi bünyesinde başlatıldı ve daha sonra Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi’nde sürdürüldü. Araştırmanın yürütücüsü olan Sinem Karakuş, tarımda yaygın kullanılan sentetik kimyasallara alternatif oluşturabilecek doğal kökenli bir solüsyon geliştirdi.
Doğal Bileşenlerle Yüksek Etki
Araştırma kapsamında, üç farklı uçucu yağ bileşeni bir araya getirilerek elde edilen solüsyon; elma, narince ve kara erik üzüm çeşitleri üzerinde denendi. Yapılan analizlerde, solüsyonun yalnızca hastalık gelişimini baskılamakla kalmadığı, aynı zamanda ürünlerin fiziksel ve biyokimyasal kalite parametrelerini de olumlu yönde etkilediği tespit edildi. Depolama sürecinde:
- Kalite kayıplarının azaldığı,
- Fizyolojik bozulmaların geciktiği,
- Raf ömrünün belirgin şekilde uzadığı bilimsel verilerle ortaya kondu.
“Sentetik Kimyasallara Güçlü Bir Alternatif”
Araştırmayı yürüten Doç. Dr. Karakuş, geliştirilen solüsyonun organik yapısının özellikle tüketici sağlığı ve sürdürülebilir tarım açısından kritik önemde olduğunu vurguladı. Karakuş, doğal kökenli bileşenlerin hasat sonrası ürünlerde sık görülen kurşuni küf gelişimini baskılayarak depo süresinin güvenli biçimde uzatılabileceğini belirtti. Üç bileşenin birlikte kullanıldığı uygulamalarda koruyucu etkinin daha yüksek olduğuna dikkat çeken Karakuş, bu yaklaşımın yalnızca koruma sağlamadığını, aynı zamanda ürün kalitesini de artırdığını ifade etti.
Bilimsel ve Sektörel Karşılık Buldu
Çalışmanın uluslararası bilim dünyasında da yankı bulduğu bildirildi. Araştırma sonuçlarının, etki değeri en yüksek bilimsel dergiler arasında yer alan Q1 ve Q2 kategorilerindeki yayınlarda yer aldığı belirtildi. Bu durum, çalışmanın akademik güvenilirliğini ve bilimsel niteliğini güçlendiren önemli bir gösterge olarak öne çıktı.
Uygulamaya Geçiş İçin İş Birlikleri Sürüyor
Karakuş, elde edilen bulguların yalnızca akademik düzeyde kalmadığını, özel sektörle işbirliği içinde sonuçların sahaya ve uygulamaya aktarılmasına yönelik çalışmaların devam ettiğini de aktardı. Araştırmanın, hasat sonrası teknolojiler, soğuk hava depolama sistemleri ve sürdürülebilir tarım uygulamaları açısından sektöre yol gösterici nitelik taşıdığı vurgulandı. Bu gelişme, hem üretici hem tüketici açısından daha kaliteli, daha güvenli ve daha uzun ömürlü tarımsal ürünler için önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.