Gıda enflasyonu son 5 yıldır hızla artıyor. Bırakın restoranda bir şeyler yemeyi, artık evlerde bile etli yemek pişirmek lüks oldu. Türkiye, dünya gıda enflasyon liginde ilk 10’daki yerini koruyarak 7’inci sırada bulunurken, dar gelirli boğazından kısmaya devam ediyor. Sokak lezzetleri arasında yer alan dönerin fiyatı son 5 yılda yaklaşık 9 kat arttı. 2020 yılında 120 gram döner 40-50 lirayken, 2025 yılında 350-400 liraya kadar çıktı. Bu yükseliş, özellikle orta ve dar gelirli vatandaşların günlük beslenme alışkanlıklarını olumsuz etkilerken, hazır ve hızlı tüketilen yiyecekler arasında yer alan döner artık birçok kişi için erişilmesi güç bir ürün haline geldi. Uzun yıllardır ‘halk yemeği’ olarak bilinen dönerin, ekonomik krizin etkisiyle ‘zenginlerin yemeği’ haline gelmesi, gıda fiyatlarındaki genel artışın somut bir göstergesi olarak öne çıkıyor.
‘Tüketim yarıya düştü’
Son yıllarda ülkemizde gıda fiyatları başta olmak üzere tüm mal ve hizmetlerde ciddi bir artış yaşandığını belirten Tüketiciler Derneği Genel Başkanı Levent Küçük, “Dünyada gıda fiyatlarının düşüş eğiliminde olduğu bir dönemde Türkiye’de gıda fiyatlarının yükselmesi dikkat çekiyor. Bu durum, özellikle orta ve dar gelirli vatandaşların gıdaya erişiminde ve sağlıklı beslenmesinde önemli zorluklar yaratıyor. Geçtiğimiz günlerde dikkat çeken bir istatistik, kırmızı et tüketiminin yüzde 50 oranında azaldığını gösteriyor” diye konuştu. Özellikle çalışanlar, öğrenciler ve hızlı tüketim ürünlerine yönelen kesimlerin döner gibi hazır yiyeceklerin fiyatlarının yüzde 900 oranında artmasının kabul edilemez olduğunu vurgulayan Küçük, “Et döner gibi halkın sevdiği pratik yiyecekler artık halk yemeği olmaktan çıktı. Daha önce ‘halk döneri’ olarak bilinen bu ürün, artık zenginlerin ve daha yüksek gelirli kesimlerin tükettiği bir ürün haline geldi. Eskiden halk döneri diye bir tabir vardı, ama artık o döner halkın değil, zenginlerin döneri oldu” dedi.
‘Araştırılması gerek’
Küçük, sözlerini şöyle sürdürdü: “Tüketiciler Derneği olarak, Ticaret Bakanlığı, Hazine ve Maliye Bakanlığı, belediyelerin zabıta birimleri ve Rekabet Kurumu başta olmak üzere ilgili tüm kurumların gıda fiyatlarındaki aşırı artışı derinlemesine araştırmasını talep ediyoruz. Temel amacımız, gıdaya erişimin sağlıklı ve düzenli beslenme kapsamında kolaylaştırılmasıdır. Ülkemizin tarım ve hayvansal üretim potansiyelinin artırılması, tarımsal planlama ve üretimin geliştirilmesiyle gıda fiyatlarının makul seviyelerde tutulması ve bu artışların sebeplerinin giderilmesi gerekiyor. Denetim mekanizmalarının eksiksiz işlemesi toplum sağlığı açısından büyük önem taşıyor.”
‘En son 5 yıl önce yedik’
Emeklilerin en son 5 yıl önce rahat rahat döner ekmek yiyebildiğini belirten DİSK Emekli Sen eski Bölge Temsilcisi Sabahattin Yeşiltepe ise, “Okulda, üniversitede fakir yiyeceği olan döneri yemek mümkündü. Ama şimdi biz eti kurbandan kurbana görüyoruz. Pazarda limon 250 lira, kasaplarda et 700 lira olmuş. Böyle fiyatları görünce insanın yüzü ekşiyor. Artık halk döneri diye bir şey kalmadı, döner zenginlerin yemeği oldu. Eskiden ‘bizim dönerimiz simitti’ o da gitti” ifadelerini kullandı. Simit bile 25 lira olmuş, dönerin yarım porsiyonu 150 lira. Dört ayda binlerce lirayı dönere vermek zorunda kalacak insanlar bu parayı nereden bulacak? Emekliler, asgari ücretin altında gelirle geçinmeye çalışıyor” ifadelerini kullandı.
‘Üretim düşüşte’
Et ve Süt Kurumu’nun, ithalatla fiyatların aşırı yükselmesini engellemek amacıyla düzenlemeler yaptığını belirten İzmir Kasaplar Odası Başkanı Melih Şenkara, “Regülasyonlar sayesinde et fiyatlarının daha da yükselmesi önlenmiş durumda. Ancak, bu durum besiciler üzerinde baskı yaratıyor ve üretimde yaklaşık yüzde 15’lik bir düşüşe yol açıyor. Et fiyatlarının bu kadar artması, enflasyonla paralel seyrediyor. Et fiyatlarını sabit tutmak için kurum tarafından yapılan fiyat revizyonları da az da olsa olumlu sonuç veriyor. Son olarak, geçtiğimiz hafta et fiyatlarına yaklaşık 30 liralık bir zam geldi. Döner fiyatlarının artması ise tamamen perakende sektöründeki gelişmelerle alakalı. Esnaf, hammadde fiyatlarının yükselmesiyle satış fiyatlarını artırmak zorunda kalıyor” diye konuştu.