Süleyman Hilmi Tunahan, Türkiye’de dini eğitimin şekillenmesinde kritik rol oynayan, Nakşibendi tarikatının son büyük halkası ve Süleymancılar cemaatinin kurucusudur.
Süleyman Hilmi Tunahan kimdir?
Süleyman Hilmi Tunahan, Süleymancılar cemaatinin kurucusu, önemli bir Türk din alimi, İslam âlimi ve mutasavvıftır. 1888 yılında Osmanlı topraklarında, bugünkü Bulgaristan sınırları içinde yer alan Silistre'nin Ferhatlar köyünde dünyaya geldi. Ailesi dini bir geçmişe sahipti; babası Hocazade Osman Efendi, annesi Hatice Hanım’dı. İlk ve orta öğrenimini Silistre’de tamamladıktan sonra, 1907 yılında ailesiyle birlikte medrese eğitimi için İstanbul’a taşındı. Nakşibendi tarikatının son halkalarından biri olarak kabul edilen Süleyman Hilmi Tunahan, bu manevi zincirin 33. ve son halkasıdır.
İstanbul’da Diyanet İşleri Başkanlığı’na bağlı olarak Yeni Camii ve Şehzade Camii gibi önemli selatin camilerinde görev yaptı. Hayatının son dönemlerinde Sultan Ahmet Camii’nde hizmet vermekteydi.
Eğitim ve Hizmet Anlayışı
Cumhuriyetin ilk yıllarında, 1924-1959 yılları arasında geliştirdiği özgün eğitim sistemiyle Kur’an öğretimine yoğunlaştı. Bu sistemle çok sayıda öğrenci yetiştirdi. Ancak, medreselerinin Cumhuriyet’in eğitim yasalarına uygun olmaması sebebiyle faaliyetleri gizlilik içinde yürütüldü. Devlet memuru olarak 1959 yılında vefat ettikten sonra bile, onun açtığı eğitim yolları uzun süre gizli tutuldu ve devam ettirildi.
1924 yılında Tevhid-i Tedrisat Kanunu sonrası İstanbul’da Müderrisîn Cemiyeti’ni acil toplantıya çağırarak İslam’ın yaşatılması için her din adamının iki öğrenci yetiştirmesinin gerekliliğini vurguladı. Resmi makamlardan ücretsiz din dersi verme izni istemesine rağmen yasalar nedeniyle olumsuz yanıt aldı ve birçok din adamı geri adım attı. Buna rağmen, o ve az sayıdaki destekçisi bu mücadeleyi sürdürdü.
Nakşibendi Silsilesinde Yeri
Nakşibendi tarikatının Süleymanlılar koluna bağlı olan Silsile-i Saadat zincirinde, Peygamber Muhammed’den başlayıp Süleyman Hilmi Tunahan’la tamamlanan 33 halkalık manevi bir silsile vardır. Bu zincir, İslam tarihinin önemli mutasavvıflarını ve evliyalarını birbirine bağlar.