Denizli'de farklı mesleklerden gönüllülerden oluşan "turuncu timler", orman yangınlarıyla mücadelede profesyonel ekiplerle omuz omuza çalışıyor.
Türkiye’nin dört bir yanında her yıl büyük mücadelelere sahne olan orman yangınlarına karşı yürütülen çalışmalar, yalnızca profesyonel ekiplerin değil, gönüllü kahramanların da katkısıyla daha güçlü hale geliyor. Denizli Orman Bölge Müdürlüğü çatısı altında görev yapan gönüllü "turuncu timler", zorlu hava ve arazi koşullarına rağmen "Yeşil Vatan"ı korumak için mücadele ediyor.
Gönüllülükten Profesyonelliğe Uzanan Bir Hikâye
Denizli Orman Bölge Müdürlüğü, orman yangınlarına müdahalede gönüllü desteğini sistematik hale getirmek amacıyla özel bir yapılanmaya gitti. İlkyardım, arama kurtarma gibi alanlarda eğitim almış gönüllüler arasından seçilen 75 kişi, yangın söndürme teknikleri, alanda kullanılan araçlar ve güvenlik prosedürleri konusunda kapsamlı eğitimlerden geçirildi.
Eğitimlerini başarıyla tamamlayan gönüllüler, 15’er kişilik 5 ayrı "yaya timi"ne ayrıldı. Her biri koruyucu kıyafet ve ekipmanla donatılan bu gönüllüler, yangın çağrısı geldiğinde kendi işleri ne olursa olsun bölgeye intikal ediyor. Eğitimli olmaları, bu gönüllüleri sıradan bir destek gücünün ötesine taşıyor; sahada profesyonel ormancılarla birlikte aktif ve etkili görevler üstleniyorlar.
Farklı Meslekler, Ortak Amaç: Ormanları Korumak
Gönüllülerin meslek yelpazesi oldukça geniş: öğretmen, mali müşavir, fayans ustası, iş güvenliği uzmanı... Her biri kendi mesaisini, hatta ailesini bile geride bırakarak ormanın yardımına koşuyor. Kimisi yangın hattında hortum çekiyor, kimisi çapa ve tırmıkla alevlerin önünü kesiyor. Bazıları ise soğutma çalışmalarında, trafiğin düzenlenmesinde görev alıyor. Her biri sahada ne yapılması gerekiyorsa, canla başla yerine getiriyor.
“Yeşil Vatan da Bir Vatan”
42 yaşındaki mali müşavir Ferdi Yılmaz, gönüllülüğün sadece bir hobi değil, bir görev olduğunu şu sözlerle anlatıyor:
"Vatanımıza nasıl asker sınırda sahip çıkıyorsa, biz de Yeşil Vatan’a öyle sahip çıkıyoruz. Eğitimimizi aldık, kıyafetimizi giydik ve ne zaman çağrılırsa oradayız. Zor araziler, sıcak hava… bunların hepsi sevince kolaylaşıyor."
53 yaşındaki fayans ustası Fesih Üçel ise gönüllü olmanın bir vicdan meselesi olduğunu söylüyor:
"Çağrı geldiğinde elimdeki işi bırakır giderim. Korkmuyorum. Çünkü biliyorum ki orman bizim yaşam kaynağımız. Yanmasına seyirci kalamam."
İş güvenliği uzmanı Nusret Güngör de sahadaki görevlerinin çok yönlü olduğuna dikkat çekiyor:
"Ormancı arkadaşlarla birebir çalışıyoruz. Hortum taşımaktan trafik düzenlemeye kadar bize ne görev verilirse yapıyoruz. Yangın bittikten sonra bile geri dönmüyoruz; en ufak duman kalmasın diye saatlerce soğutma yapıyoruz."
Gönüllülük Bilinçle Büyüyor
Denizli Orman Bölge Müdürü Ahmet Köle, gönüllülerin sayısının ve etkinliğinin her geçen yıl arttığını belirtiyor. Şu anda kent genelinde kayıtlı 3.974 gönüllü bulunduğunu açıklayan Köle, bu sayının içinden özel eğitim alan kişilerin sahada aktif görev aldığını vurguluyor:
"Gönüllülerimize profesyonel ekiplerle aynı eğitimi veriyoruz. Yangın bir afet, dolayısıyla bilinçli müdahale şart. Gönüllülerimiz hem cephede hem de cephe arkasında önemli roller üstleniyor. Hepsine minnettarız."
Her gönüllü timine bir ağaç türünün isminin verildiğini belirten Köle, "ardıç", "meşe", "sedir" gibi isimlerin timlerin doğayla olan bağını güçlendirdiğini ifade ediyor.
Vatandaşlara Açık Kapı
Köle, gönüllü olmak isteyen tüm vatandaşlara kapıların açık olduğunu da ekliyor. Ancak sahada görev almak için belirli eğitimlerin alınması gerektiğini özellikle vurguluyor:
"Her isteyeni sahaya çıkaramıyoruz. Önceliğimiz arama kurtarma ve ilkyardım gibi temel afet eğitimlerini almış bireyler. Çünkü yangında hata telafi edilmez. O yüzden eğitimli gönüllüler bizim için çok kıymetli."
Alevlere Karşı İnsan Zinciri
Her biri farklı bir meslek, farklı bir hayat… Ama ortak bir hedef: Ormanları, yani "Yeşil Vatan"ı korumak. Turuncu kıyafetleriyle yanan dağların eteğinde beliren bu gönüllü kahramanlar, yalnızca ağaçları değil; geleceğimizi, nefesimizi, doğayla olan bağımızı da savunuyorlar.