İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği’nin 44. Olağan Meclis Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, iklim kriziyle birlikte suyun “kaybolan bir sistemin geri kazanılması gereken değeri” haline geldiğini vurguladı. Tugay, suyun yalnızca bir varlık değil, kentlerin geleceğini belirleyecek stratejik bir unsur olduğuna dikkat çekti.
İzmir'in ev sahipliği yaptığı toplantıda birliğin “Su Yönetimi ve Kuraklıkla Mücadele Stratejileri” başlıklı panelinde konuşan Tugay, Türkiye’de su yönetiminin artık klasik yöntemlerle sürdürülemeyeceğini belirterek, “Gerçeklerle yüzleşmeliyiz. Artık varlık çağında değiliz. Suyu, toprağı, enerjiyi, gıdayı bitmeyecekmiş gibi planladık. Oysa bugün geldiğimiz noktada suyu geri kazanılması gereken bir değer olarak görmek zorundayız” dedi.

Whatsapp Image 2025 10 10 At 16.52.43

"Geri kazanımı merkeze alınmalı"

Meteoroloji Genel Müdürlüğü, Avrupa Kuraklık Gözlemevi ve yerel yönetimlerin verilerine atıfta bulunan Tugay, Türkiye’nin birçok havzasında suyun planlamaların temel girdisi olmaktan çıktığını, barajların dolmadığını ve yeraltı sularının çekildiğini söyledi. Tugay, “Kentlerimiz altyapı yenilemelerine yetişemiyor. Gri suyun geri kazanımı ihmal ediliyor. Bu nedenle yerel yönetimler suyun geri kazanımı ve adil paylaşımını merkezine almalıdır” ifadelerini kullandı.
Küresel ölçekte suyun 21. yüzyılın en stratejik kaynağı haline geldiğini belirten Tugay, 2050’ye kadar sıcaklıkların artmasıyla kuraklık riskinin iki katına çıkmasının beklendiğini aktardı. Dünya Kuraklık Atlası verilerine göre İstanbul’un da kuraklığa karşı orta derecede risk altında olduğunu hatırlatan Tugay, “Artık kentlerin geleceğini, yeni sistemleri yerel düzeyde uygulama yeteneği belirleyecek. Su politikaları yalnızca boru döşemek ya da baraj yapmak değildir; bu, kentlerin dayanıklılığını yeniden tasarlama meselesidir” diye konuştu.

"Su yönetimi öncelik olmalı"

Tugay, Türkiye’nin kişi başına düşen yıllık su miktarının bin 339 metreküp seviyesine gerilediğini, ülkenin “su stresi” altındaki ülkeler arasında bulunduğunu belirtti. Su yönetiminde geçmişten bugüne yapılan düzenlemeleri hatırlatan Tugay, “Su kayıplarının azaltılması, arıtılmış suyun yeniden kullanımı, yağmur suyu yönetimi ve havza-şehir senkronizasyonu yerel yönetimlerin önceliği olmalıdır” dedi. Sözlerini yerel yönetimlere çağrıyla tamamlayan Tugay, temiz ve güvenli suya erişimin yalnızca çevresel değil, toplumsal bir mesele olduğunu belirterek, “Su krizine karşı hazırlıklı olmalıyız. Bu, sadece bugünün değil, geleceğin yaşam kalitesini korumak için de zorunluluktur” ifadelerini kullandı.

Kaynak: Dilek Çakır Durak