Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar’ın avukatları, 9 Aralık’ta yapılacak tutukluluk incelemesi öncesi tahliye başvurusunda bulundu. Savunma dilekçesinde, rüşvet iddialarının HTS kayıtlarıyla uyuşmadığı, dosyada imzasız ve çelişkili metinlerin bulunduğu, sürecin kurgusal unsurlar taşıdığı öne sürüldü.

Yaklaşık beş aydır tutuklu bulunan Karalar, İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanıyor. Avukatlar Battal Özer ve Sertaç Köse tarafından mahkemeye sunulan dilekçede, dosyadaki delillerin tutarsızlık içerdiği ve soruşturmanın sağlıklı yürütülmediği iddia edildi.

Dosyada imzasız taslaklar: “İçerik değiştirilmiş” iddiası

Savunma, dava dosyasında sanık Baki Nugay’a ait olduğu iddia edilen ancak imza taşımayan iki farklı metnin bulunduğunu belirtti. “2-) Seyhan Belediyesi” başlığını taşıyan her iki metnin içerik açısından birbirinden ayrıştığı ifade edildi.

Kısa metinde para talebinin Özcan Zenger’e atfedildiği, uzun versiyonda ise ifadenin değiştirilerek Nugay’ın “birden fazla kez Zeydan Karalar ile görüştüğü” şeklinde düzenlendiği kaydedildi. Avukatlara göre, Nugay’ın 16 Mayıs 2025 tarihli resmi savcılık beyanı bu imzasız metinle örtüşüyor ve bu durum “kurgusal yönlendirme” şüphesi doğuruyor. Ayrıca “3-) Adıyaman Belediyesi” başlığı altında “Savaş” isimli kişiye ait başka bir imzasız metnin de dosyada bulunduğu aktarıldı.

HTS kayıtları rüşvet iddialarıyla çelişiyor

Dilekçede, iddianamede belirtilen para alışverişi tarihlerinin teknik verilerle örtüşmediği savunuldu.

Öne çıkan bulgular şöyle sıralandı:

13 Nisan 2018 iddiası: Para tesliminin Adana’da gerçekleştiği öne sürülmesine rağmen HTS kayıtlarına göre Tekin Sönmez’in o tarihte İstanbul’da olduğu, Adana’dan bir gün önce ayrıldığı belirtildi.

7 Mart 2019 iddiası: Aynı şekilde, iddia edilen teslim günü Sönmez’in yine İstanbul’da olduğu, Adana’ya ancak 25 Mart 2019’da giriş yaptığı tespit edildi.

Avukatlar, HTS verilerinin Baki Nugay’ın “ödemeleri Tekin Sönmez yaptı” şeklindeki beyanlarıyla taban tabana zıt olduğunu, savcılığın bu çelişkiden sonra para teslimatını Adnan Tan Dehnioğlu’nun yaptığı yönünde değiştirmesinin “hayatın olağan akışına aykırı” olduğunu ifade etti.

Sanık beyanlarında ciddi tutarsızlıklar

Başvuruda, Baki Nugay’ın ifadelerinin zaman içinde değiştiğine dikkat çekildi. Nugay’ın 16 Mayıs 2025’teki ifadesinde “Kimseye rüşvet vermedim” dediği, ancak beş ay sonra tutuksuz yargılanmak amacıyla anlatımını değiştirerek “Hak edişlerim ödenmediği için ödeme yaptım” beyanına geçtiği hatırlatıldı.

Ayrıca, aynı kişinin ikamet adresini dahi hatırlayamazken geçmiş yıllara ilişkin tarihlere kesin ifadelerle yer vermesinin inandırıcılığı zayıflattığı vurgulandı.

Rüşvet iddiasının zamanlaması sorgulandı

Savunma dilekçesinde, Mayıs 2016’da yapılan sözleşmeden yaklaşık 18 ay sonra rüşvet ödeme sürecinin başlamış olmasının mantık dışı olduğu belirtildi. Öte yandan, Karalar’ın Mart 2019 yerel seçimleriyle görevinin sona ereceği ve yeniden adaylığının o dönem belirsiz olduğu bir ortamda “gelecek ihaleler için menfaat temin etmiş gibi gösterilmesinin” gerçeğe uygun olmadığı kaydedildi.

MASAK raporuna yönelik eleştiriler

24 Mayıs 2025 tarihli MASAK raporunda, sanık Hamit Ünal’ın hesaplarından 2017–2019 arasında toplam 474 milyon TL’lik 2 bin 798 işlem yapıldığına dikkat çekildi. Savunma makamı, binlerce işlemden yalnızca 11’inin seçilip “muhtemel tarihler” üzerinden suçlamaya dönüştürülmesini objektiflikten uzak bir yaklaşım olarak değerlendirdi.

Tahliye talebi: “Kaçma şüphesi yok”

Dilekçenin sonuç bölümünde, 67 yaşındaki Zeydan Karalar’ın görevini aktif şekilde sürdürdüğü, sabit ikametgâhı bulunduğu ve kaçma şüphesi taşımadığı vurgulandı. Avukatlar Özer ve Köse, uzman görüşleri, resmi hak ediş belgeleri ile HTS analizlerini gerekçe göstererek, 9 Aralık 2025’teki incelemede Karalar’ın tahliye edilmesini talep etti.

Kaynak: Haber Merkezi