Otellerde doluluk oranları istenilen seviyelere ulaşmayınca, son dakika satışlarında büyük indirimlere gidildi. Konaklama sektörü, artan boş oda sayısını azaltabilmek için fiyatları aşağıya çekti. Öyle ki fiyatlar neredeyse 2024 seviyelerine geriledi. Bazı bölgelerde 2025’in başına kıyasla yüzde 20-25 oranında düşüş yaşanırken, kimi otellerde erken rezervasyon fiyatlarının bile altına inildi.

‘Ayakta kalmaya çalışıyor’

Türkiye’nin ekonomik sebeplerden dolayı çok pahalı bir ülke konumuna geldiğini aktaran Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği (TÜRSAB) İzmir Bölge Temsil Kurulu Başkanı Kıvanç Meriç, “Bunu üç yıldır söylüyorduk, sonuçlarını da artık yaşıyoruz. Eskiden erken rezervasyonların her zaman avantajlı olduğu bir dönemdeyken, şu anda oteller ayakta kalabilmek için fiyat indirmek zorunda kalıyor. Çünkü yurtdışından da ciddi bir eksilme var. Her ne kadar rakamlar rekor diye açıklansa da biz bu rekorları Ege Bölgesi’nde yaşamıyoruz. Antalya’da da aynı durumdan bahsediliyor. Oradaki arkadaşlarımızla konuştuğumuzda, tabloyu net biçimde görüyoruz” dedi.

Kıvanç Meriç

‘Politikaların sonucu’

Otellerin, işletmelerin en yüksek sezonda boş kalmamak için fiyat kırmak zorunda kaldığını vurgulayan Meriç, “Ama buna rağmen hâlâ doluluk oranlarında büyük sıkıntı var. Burada mağdur olanlardan biri de erken rezervasyon yapanlar. Çünkü o sistem bir avantaj olarak uygulanıyordu, ama şu an bazı oteller bu fiyatların bile altına inmek zorunda kalıyor. Dolayısıyla evet, mağduriyet var. Ancak ticari olarak işletmelerin de ayakta kalması gerekiyor. Temmuz-ağustos gibi en yüksek aylarda, normalde erken rezervasyonla alınan rakamın yüzde 50-60 üzerinde olması gereken fiyatların bile altına düşmesi, otellerin değil; turizm yönetiminin ve ülkenin ekonomik politikalarının geldiği noktanın göstergesi” diye konuştu.

‘Hayra alamet değil’

Yurt dışından da beklenen doluluk oranlarının sağlanamadığını belirten Kıvanç Meriç, “Bunun en temel sebebi maliyetler. Biz Akdeniz çanağında artık fiyat avantajımızı kaybetmiş durumdayız. Türkiye’nin yıllarca ilk 5’te yer almasının sebebi, tesislerimizin ve personelimizin dünya standartlarında olmasıyla birlikte uygun fiyat avantajıydı. Biz hiçbir zaman ‘ucuz’ ülke değildik; uygun fiyatlı bir destinasyondan bahsediyorduk. Ancak son üç-dört yıldır uygulanan ekonomik politikalar bu avantajı elimizden aldı. Şu an Akdeniz’de en pahalı ülkelerden biri konumundayız. Rakiplerimiz çok güçlü. Yunanistan yanı başımızda; bizden daha ucuz hale gelmiş durumda. Düşünün, kendi vatandaşımız bile tatil için Yunanistan’a kaçıyor. Bütün bu tablo gösteriyor ki ekonomik politikamız değişmedikçe, enflasyon dövize paralel serbest bırakılmadıkça, baskılamayla ihracatçı da, turizmci de ayakta kalamaz. Bu şartlar altında sektörün geleceği hayra alamet değil” ifadelerini kullandı.

Aziz Koçal 2

‘Anlamı kalmadı’

Sezon öncesi yüzde 25’leri bulan fiyat avantajından faydalanmak için erken rezervasyon yaptıran müşterilerin bugün yaklaşık 15 bin lira kadar zarar ettiği kaydedildi. Yapılan sözleşmenin çok önemli olduğunu söyleyen Tüketiciyi Koruma Derneği (TÜKODER) Genel Başkanı Aziz Koçal, “Fiyatlar yükseldiğinde oteller bu artışı tüketiciye yansıtmıyorlarsa, aynı şekilde büyük indirim dönemlerinde de o farkı tüketicinin lehine yansıtmıyorlar. Türkiye’deki ekonomik sistemde yaşanan çöküşe doğru gidiş, doğrudan tatil sektörüne de yansımış durumda. Oteller, tatil köyleri, turizm işletmeleri bundan ciddi şekilde etkilenmiş. Ortalama bakıldığında aslında yorum yapacak çok fazla bir şey yok, tablo ortada. Erken rezervasyonun artık neredeyse hiçbir anlamı kalmamış durumda. Geçen yıl vardı, işe yarıyordu, tüketici için avantaj sağlıyordu. Ama bu sene yok. Çünkü fiyatlar zaten sezon içinde düşmüş durumda. Ekonomideki kötü gidişat, erken rezervasyon yapan tüketicileri de doğrudan vurmuş” sözlerine yer verdi.

‘Olan yine vatandaşa oluyor’

“Erken rezervasyon yapan tüketicinin normal şartlarda mevsimsel fiyatların altında, daha uygun bir bedelle tatil yapmak için erkenden rezervasyonunu yapar, ödemesini de taksit taksit gerçekleştirir” diyen TÜKODER Genel Başkanı Aziz Koçal, “Ama bu yıl tablo değişti. Ekonomideki kötü gidişat nedeniyle, doluluk oranları tatil yerlerinde ve otellerde beklenenden çok daha düşük kaldı. Doluluk düşünce, işletmeler maliyetlerini çıkarabilmek için mecburen fiyatları daha da aşağıya çekti. Hal böyle olunca, erken rezervasyon yapan tüketici daha pahalıya tatil yapmış oldu. Ama ortada çok kritik bir nokta var; eğer tüketici ile yapılan sözleşmede ‘ekonomik dalgalanmalara bağlı fiyat düşüşü yansıtılır’ gibi bir hüküm yoksa, tüketici için yapılabilecek bir şey de yok. Ancak böyle bir ibare sözleşmede varsa, tüketici aradaki farkı talep edebilir ya da güncel fiyat üzerinden tatiline devam etme hakkını isteyebilir. Sonuçta olan yine vatandaşa oluyor” dedi.

Kaynak: Filiz Erol