Yaz aylarında orman yangınlarıyla mücadelede gösterdikleri özveriyle adından sıkça söz ettiren orman işçileri, kış ve bahar dönemlerinde de sahayı terk etmiyor. Yangın sezonunun gölgesinde kalan ancak ekosistemin devamlılığı için hayati önem taşıyan erozyonla mücadele çalışmaları, yıl boyunca aralıksız sürdürülüyor.
Eğimli ve ulaşılması güç arazilerde görev yapan ekipler, toprak kaybının en yoğun olduğu bölgelerde hem doğal yapıyı korumak hem de gelecekte oluşabilecek afet risklerini azaltmak için ter döküyor. Bu kapsamda ağaçlandırma faaliyetleri, teraslama uygulamaları, biyoteknik ve mekanik önlemler sahada aynı anda yürütülüyor.
Bozulan alanlarda toprağı tutan önlemler devrede
Ormansızlaşma, yanlış arazi kullanımı ve yangınlar nedeniyle bozulan alanlar, erozyon riskini artırıyor. Bu nedenle orman işçileri, toprağın taşınıp verimliliğini kaybetmesini önlemek için teraslama, çalı takviyeli setler ve fidan dikimi gibi uygulamaları yaygın şekilde kullanıyor. Çalışmalar, hem toprağın yerinde korunmasına katkı sağlıyor hem de bölgedeki ekosistemin yeniden canlanmasına zemin hazırlıyor.
“Doğaya uygun yöntemlerle mücadelemiz sürüyor”
Denizli Orman Bölge Müdürlüğü Etüt Proje Başmühendisi Deniz Aydemir, erozyonla mücadelenin orman teşkilatının en önemli görevlerinden biri olduğunu belirterek çalışmalara dair bilgiler paylaştı. Aydemir, Sarayköy, Babadağ, Honaz, Acıpayam, Serinhisar ve Çameli ilçelerinde erozyon kontrol çalışmalarının yoğun şekilde sürdüğünü ifade etti.
2002 yılından bu yana 14 bin 808 hektarlık alanda erozyonla mücadele çalışması yürüttüklerini hatırlatan Aydemir, bölgenin en kritik noktalarından birinin Çameli olduğunu söyledi. Çameli ilçesindeki 1500 hektarlık sahada çalı takviyeli teras tekniğini uyguladıklarını kaydeden Aydemir, şu değerlendirmede bulundu:
“Bu yöntem, yüzeysel su akışını önemli ölçüde azaltıyor ve toprağın taşınmasını engelliyor. Dünya genelinde uygulanan, doğaya uyumlu bir yöntem. Biz hem yangınla hem de erozyonla aynı anda mücadele ederek toprağımızı yerinde tutmaya, ormanlarımızı güçlendirmeye çalışıyoruz. Ağaçlandırma ve yangın önleme çalışmalarımızla birlikte hem ormanlarımızı koruyor hem de toprak kaybının önüne geçiyoruz.”
Toprağın korunması geleceği güvenceye alıyor
Erozyonla mücadele, yalnızca şimdiki kuşaklar için değil, gelecek nesiller için de büyük önem taşıyor. Orman işçilerinin sahada yaptığı çalışmalar sayesinde hem tarım alanlarının hem de orman ekosistemlerinin sürdürülebilirliği güvence altına alınıyor. Uzmanlar, bu tür projelerin uzun vadede sel, heyelan gibi doğal afetlerin etkilerini azaltacağını vurguluyor.
Denizli’de yürütülen çalışmalar, Türkiye genelinde erozyona karşı verilen mücadelenin önemli bir örneğini oluşturuyor. Orman işçileri ise yılın her mevsiminde sahada kalarak, toprağın sessiz ama hayati savaşını sürdürmeye devam ediyor.
