Marmara Bölgesi, bu yıl eylül ayında ciddi bir kuraklıkla karşı karşıya kaldı. Meteoroloji Genel Müdürlüğü verilerine göre, bölgedeki eylül yağışları 1991–2020 yılları ortalamasına göre yüzde 65 oranında azaldı.

Yağış Miktarı Son 21 Yılın En Düşük Seviyesinde

Uzun yıllar ortalamasında Marmara Bölgesi’nde eylül ayı yağış miktarı 41,7 milimetre olarak ölçülürken, 2024 Eylül ayında bu değer 42,1 milimetre olarak kaydedilmişti. Ancak bu yılın aynı döneminde bölgeye düşen yağış miktarı yalnızca 14,6 milimetre oldu.

Trakya ve Çanakkale’nin batı kesimlerinde yağış azalışı yer yer yüzde 80’i aştı. Edirne, Kırklareli ve Tekirdağ illerinde ise son 21 yılın en kurak eylülü yaşandı.

“Yüksek Basınç Alanları Yağışı Engelliyor”

İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) İklim Bilimi ve Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Toros, Marmara’daki kuraklığın temel nedenlerinden birinin yüksek basınç sistemleri olduğunu belirtti.

Toros, Türkiye’nin batı ve güney kesimleriyle birlikte Marmara’nın son yıllarda yüksek basınç alanlarının etkisi altında kaldığını ifade ederek şu değerlendirmede bulundu:

“Yüksek basınç, genellikle açık hava koşulları oluşturur ve yağış oluşumunu engeller. Ülkemizde yağışlar çoğunlukla Balkanlar veya Akdeniz üzerinden gelen alçak basınç sistemleriyle gerçekleşiyor. Ancak son yıllarda bu sistemlerin sayısı azaldı; buna karşılık yüksek basınç etkisi arttı.”

“Toprak Henüz Suya Doymadı, Barajlara Etkisi Sınırlı”

Prof. Dr. Toros, eylül ayında kurak geçen dönemin ardından ekim ayının yağışlı bir başlangıç yaptığını ancak bunun barajlara henüz yansımadığını vurguladı:

“Şu anda düşen yağışlar öncelikle kuruyan toprağın nemini geri kazandırıyor. Barajlardaki doluluk oranlarının artması için birkaç sistemin üst üste yağış getirmesi gerekiyor. Toprak doygunluğa ulaştıktan sonra yağmurun etkisini barajlarda görebiliriz.”

Su Tasarrufu Uyarısı

Kuraklığın yalnızca kısa vadeli bir sorun olmadığının altını çizen Toros, Marmara Bölgesi’nin son beş yıldır normalin altında yağış aldığını belirtti.

“Kurak dönem devam ettiği için hem tarımda hem evsel kullanımlarda su tasarrufu alışkanlıklarını sürdürmemiz şart. Her bireyin suyu dikkatli kullanması, olası sıkıntıların önüne geçilmesi açısından büyük önem taşıyor.”

Kaynak: AA