İzmir’de sporun kalbinde yaşayan bir anne-kız hikâyesi… Hayatını tekvando, halk oyunları, bocce ve voleybolla yoğuran 51 yaşındaki Ayşem Arat Tutal, spor tutkusu ve azmiyle yalnızca kendi yolunu değil, kızının da kaderini şekillendirdi. Kızı Biraysu Tutal (20) ise annesinin izinden yürüyerek profesyonel voleybolculuğa uzanan bir başarı hikâyesi yazıyor. Şimdi ise anne-kız, aynı üniversite sıralarında omuz omuza akademik kariyer yolculuğuna hazırlanıyor.

Çocuklukta Başlayan Mücadele, Annelikle Taçlandı

Ayşem Arat Tutal’ın yaşam öyküsü, küçük yaşlarda evlat edinilmesiyle birlikte şekillenen bir azim destanı. Erken yaşlarda sporla tanışan ve yıllar içinde Türkiye ikinciliklerine ulaşan başarılı bir tekvandocuya dönüşen Tutal, aynı zamanda hakemlik ve antrenörlük kariyerine de imza attı. Halk oyunları, bocce ve voleybolda ikinci kademe antrenör olan Tutal, kısıtlı imkânlara rağmen kurduğu hayalleri, kızıyla birlikte gerçekleştirerek adeta yaşamına yeniden yön verdi. “Hayatımın merkezine sporu ve kızımı koydum” diyen Tutal, hem anne hem sporcu hem de öğrenci kimliğiyle dikkat çekiyor. Dokuz Eylül Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi 3’üncü sınıf öğrencisi olan Tutal, aynı zamanda spor eğitmenliği yapıyor. Hedefinde ise kızıyla birlikte yüksek lisans yapmak ve akademik kariyerlerine birlikte yön vermek var.

“Atom Karınca Gibiyim”

Hayatın temposu kimi zaman yorucu olsa da, Ayşem Arat Tutal bu tempoya alışık. “Bermuda şeytan üçgeninde gibiyim” diyerek ev, okul ve spor hayatı arasında mekik dokuyan Tutal, enerjisini sporun disiplininden alıyor. “Kızım bana ödevlerimde yardımcı olmuyor. 'Sen de öğrencisin, kendin yap' diyor” diyerek gülümseyen anne Tutal, bu yolculuğu bireysel bir gelişim fırsatına da çeviriyor. Tutal ailesi, önümüzdeki hafta Çekya’da düzenlenecek bir halk oyunları festivalinde Türkiye’yi temsil etmeye hazırlanıyor. Uluslararası arenada da birlikte sahne alacak olan anne-kız, sadece bireysel değil, kültürel bir temsilin de gururunu taşıyor.

Sporun İçine Doğan Bir Nesil

Ailenin spor tutkusu sadece Ayşem Arat Tutal ile sınırlı değil. Elektrik mühendisi olan baba Birol Tutal da aktif bir tekvando hakemi. Bu nedenle Biraysu Tutal’ın çocukluğu adeta bir spor sahasında geçti. “Terli formaların arasında büyüdüm” diyen genç voleybolcu, sporcu kimliğini aile ortamından devraldı. Ortaokul yıllarında voleybola yönelen Biraysu, birinci ve ikinci ligde oynadığı maçlarla dikkat çekti. Şu anda Celal Bayar Üniversitesi Spor Yöneticiliği Bölümü son sınıf öğrencisi olan Tutal, mezuniyetin ardından annesi gibi akademik kariyeri de sporculukla birlikte sürdürmek istiyor. “Anneme çok şey borçluyum ama maçlardan sonra en sert eleştiriler de onlardan geliyor” diyen Biraysu, sporcu bir ailenin çocuğu olmanın getirdiği hem avantajları hem de zorlukları açık yüreklilikle anlatıyor. “Beni veli gibi değil, antrenör gözüyle izliyorlar. Bu da beni her zaman daha iyi olmaya zorluyor” diye ekliyor.

Ortak Hedef: Yüksek Lisans, Akademi ve Sahalar

Ayşem Arat Tutal ve Biraysu Tutal, yalnızca bir spor hikâyesi değil, aynı zamanda bir dayanışma, azim ve birlikte büyüme öyküsü yazıyor. Hayallerini bireysel değil, ortak hedeflere dönüştüren bu anne-kız, hem spor dünyasına hem de eğitim camiasına ilham veren bir model sunuyor. “Hayatımda eksik kalan ne varsa, kızımla birlikte tamamlamak istedim” diyen Ayşem Arat Tutal’ın bu sözleri, hikâyenin özünü ortaya koyuyor: Sevgiyle yoğrulan bir azim, disiplinle şekillenen bir başarı ve birlikte paylaşılan bir yolculuk…

Kaynak: DHA