Toplumda yaygın görülen idrar yolu enfeksiyonlarının, kadınlarda daha fazla rastlandığını belirten Prof. Dr. Mehmet Ziya Mocan, bunun nedenini üretranın kısa olması ve genital bölgedeki enfeksiyonların idrar yollarına kolayca bulaşabilmesi olarak açıkladı. Araştırmalara göre genç kadınların yüzde 30’u, tüm kadınların ise yaklaşık yüzde 50’si hayatlarının bir döneminde en az bir kez İYE geçiriyor.

En yaygın etken E. Coli bakterisi

Enfeksiyonların en sık Escherichia coli (E. Coli) bakterisinden kaynaklandığını aktaran Mocan, Stafilokok, Klebsiella, Proteus, Pseudomonas, Enterokoklar ve uzun süreli antibiyotik kullanımına bağlı Candida mantarlarının da etken olabileceğini belirtti. Kateter kullanımının enfeksiyon riskini artırdığını ifade eden Mocan, alt idrar yolu enfeksiyonlarının sistit ve üretrit, üst idrar yolu enfeksiyonlarının ise pyelonefrit olarak adlandırıldığını söyledi.

Belirtiler hastalığın seviyesine göre değişiyor

Alt idrar yolu enfeksiyonlarında sık idrara çıkma, idrar yaparken yanma ve idrar kaçırma gibi belirtiler görülürken, pyelonefritte ateş, bel ağrısı, bulantı, kusma ve genel durum bozukluğunun ön planda olduğunu dile getiren Mocan, bu şikâyetlerde vakit kaybetmeden doktora başvurulması gerektiğini belirtti.

Erken tanı hayati önem taşıyor

Tanının genellikle idrar tahlili ve idrar kültürü ile konulduğunu aktaran Mocan, tedavinin enfeksiyonun yeri, şiddeti, hastanın yaşı ve gebelik durumu gibi faktörlere göre belirlendiğini ifade etti. Uygun antibiyotik tedavisi, bol sıvı tüketimi, hijyen kurallarına dikkat edilmesi ve düzenli takibin enfeksiyonların tekrarlamasını önlemede önemli olduğunu vurguladı.

Gebeler ve çocuklar risk altında

Gebelikte görülen İYE’lerin, düşük doğum ağırlıklı bebeklere veya erken doğuma yol açabileceğini hatırlatan Mocan, gebelerin her ay düzenli idrar tahlili yaptırması gerektiğini söyledi. Akut pyelonefrit görülen gebelerin hastanede serum tedavisiyle izlenmesinin şart olduğunu belirtti. Çocuklarda huzursuzluk, idrarda kötü koku, ateş ve karın ağrısı gibi belirtilerin görülebileceğini, erken teşhisin ileride oluşabilecek böbrek hasarlarını önlemek açısından kritik önem taşıdığını ifade etti.

Muhabir: Murat Beşir Babaoğlu