Son dönemde hızla artan estetik işlemler, özellikle ehil olmayan ellerde yapıldığında ciddi sağlık sorunlarını da beraberinde getiriyor. Medicana Sağlık Grubu Dermatoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Sıla Şeremet, dolgu işlemlerinin yanlış uygulamalarla nekroz, enfeksiyon ve hatta körlük gibi geri dönüşü olmayan sonuçlara neden olabileceğini belirtti.
Çok ciddi tıbbi bir işlem
Yüz bölgesinin yoğun damar ve sinir ağıyla çevrili olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Şeremet, özellikle burun kökü, alın ve göz çevresi gibi bölgelerde yanlış yapılan enjeksiyonların, göz damarlarına ulaşarak ani görme kaybına neden olabildiğini aktardı. Dolgu maddesinin damara denk gelmesi halinde, doku kaybı ve kalıcı hasar gibi ciddi komplikasyonlar gelişebiliyor.
Tedaviye rağmen kalıcı izler bırakabilir
Hastanelere, özellikle dudak dolgusu kaynaklı asimetrilerle başvuran hasta sayısında artış gözlemlendiğini ifade eden Prof. Dr. Şeremet, bazı dolgu maddelerinin cilt altında yumruya neden olduğunu ve bu komplikasyonların uzun süren tedavi süreçlerini beraberinde getirdiğini kaydetti. Enzimatik tedavilere rağmen bazı vakalarda kalıcı izlerin kaldığı da belirtildi.
İşlemi deneyimli hekimler yapmalı
Estetik işlem yaptırmak isteyen hastaların dikkatli davranması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Şeremet, işlemlerin mutlaka anatomi bilgisi olan uzman hekimlerce yapılması gerektiğine işaret etti. Kullanılacak malzemelerin hastaya açıkça belirtilmesi, ürün ambalajlarının yanında açılması ve barkod bilgilerinin hastaya verilmesi gerektiğini söyledi. Şüpheli uygulamalardan ve acele karar vermeye zorlayan kişilerden uzak durulması gerektiğini vurguladı.
Çok gereksiz kozmetik ürünler kullanılıyor
Cilt bakım ürünlerinin artık çok genç yaş gruplarına kadar indiğini belirten Prof. Dr. Şeremet, temel cilt bakımının temizlik, nemlendirme ve güneşten korunmadan ibaret olduğunu hatırlattı. İleri düzey ürünlerin mutlaka cilt tipi ve yaşa uygun şekilde dermatolog önerisiyle kullanılması gerektiğini belirtti. Ayrıca, çok sayıda ürünün aynı anda kullanılmasının cilde zarar verebileceğini, başkalarına iyi gelen ürünlerin herkeste aynı etkiyi yaratmayacağını da sözlerine ekledi.
