Yazıya başlamadan önce benim gibi çok kişinin şikayetini dile getirmek istiyorum. Sarı-Kırmızılı takımın voleybol maçı ile futbol karşılaşması aynı saatte başladı. Önem taşıyan iki maçı da izlemek isteyenler tercih yapmak zorunda kaldı. Gelelim futbol karşılamasına. Rakip, ligin ters takımlarından Kocaelispor'du.
Yani dikkatli olmazsan her an kalende gol görebileceğin bir takımdı. Göz Göz yine önde baskılı başladı. Bunu belki de ligde en iyi yapan ekiplerden bir tanesi. Fakat ne olursa olsun senaryo hiç değişmiyor. Ön tarafta kazanılan ya da duran toplarda sayısız kaçan fırsatlar. Romulo'dan sonra bir türlü eksik dolmadı. Juan gününde olursa takımı sırtlıyor, yoksa fileleri havalandırmak gerçekten çok zor.
Golü bulamayınca iş iyice çıkmaza giriyor. Atamadığın gibi bir de yememen gerekiyor. En azından puan kurtarmak kardır. Neyse ki bu sene defans ve kale son derece formda. Nazar değmesin. Kocaelispor önünde de hata yapmadılar. Heliton gerçekten o bölümü maestro gibi yöneterek arkadaşlarını ayakta tutuyor. Eski Lis'in geri gelmesi de herkesi mutlu etti. Ancak bu güzelliklere yine hakem kararları gölge düşürdü. İki taraf için verilen birbirinden alakasız kırmızı kartlar izleyenleri çileden çıkardı. Neyse ki, VAR devreye girerek bu anlamsız kırmızıları geri çevirdi.
Bir sözüm de hakemi aldatmak için kendisine vurulmuş numarası yapan Kocaelili futbolcuya... Süper Lig'de böyle ucuz hareketler olmamalı. Lige belli bir kalite gelmeli. Bir parantez de zaman zaman yağan yağmura rağmen tribünden desteğini 90 dakika sürdüren Göztepe taraftarına olacak. Günün belki de en güzel detayı onlardı. Bu takım az gol atarak ama çok mücadele ederek Avrupa için mücadelesini sürdürüyor. Biraz sabır ve devre arasında takviye ile Göztepe hedefe ulaşacaktır.
