Bir önceki bölümünde üzerinde durduğum “Zaman bloklama” konusunu ayrıntılarıyla incelemeye, yazımın bu bölümünde devam ediyorum.
Zaman Bloklama stresi ve kaygıyı azaltır
Hiç işte çalışırken aniden sizi rahatsız eden bir düşünceyle bölündüğünüz oldu mu? Bu, aniden ortaya çıkan rastgele bir düşünce değil. Daha önce bitirmediğiniz o işi unutamazsınız.
Psikologlar bu olguya Zeigarnik Etkisi adını veriyor. Çünkü ilk olarak 1920'lerde Litvanyalı psikolog Bluma Zeigarnik tarafından ortaya atılmış. İnsan zihninin yarım kalmış işlere tahammül edemediğini belirtiyor. Yani, bu aktivite tamamlanana kadar sürekli hatırlatılıyor. Tamamlanana kadar da kaygılı ve stresli hissediyorsunuz.
Neyse ki, görevleriniz belirli tarihlere, saatlere ve uzunluklara ayarlandığında, bu görevleri tamamlamaya daha fazla motive olur ve odaklanırız. Bunun nedeni, bu göreve yalnızca belirli bir zaman ayırmamızdır. Böylece, başınızın üzerinde asılı duran bitmemiş görevleriniz olmaz.
Ve henüz tamamlamadığınız bir şey olsa bile, zaman blokajı sizi anda kalmaya teşvik eder. Bu da tamamlanmamış işlerin daha az can sıkıcı olacağı anlamına gelir.
Parkinson Yasası’nı alt ediyor
Parkinson Yasası, “iş, tamamlanması için ayrılan zamanı dolduracak şekilde genişler” der. Bu, yalnızca listelere güvendiğinizde sorun olabilir. Neden mi? Çünkü beyniniz, listenizdeki her şeyi tamamlamak için bütün gününüz olduğunu varsayar.
Peki ya belirli bir görevi tamamlamak için sabah 10'dan öğlene kadar vaktiniz olduğunu biliyorsanız? O zaman, özellikle öğleden sonranız da doluysa, ayrılan süre içinde işi tamamlama olasılığınız daha yüksektir.
Kendinizi daha başarılı hissedeceksiniz
Bir bloktan diğerine geçtikçe kendinizi daha başarılı hissedeceksiniz. Daha başarılı hissettiğinizde, bu hissi tekrarlamak için motivasyonunuz artacak. Sonuçta, bu durum kendiniz ve yetenekleriniz hakkında iyi hissetmenizi sağlar.
Zaman blokajı takviminizi korur
Zaman dilimleri, sınırlar koymanın ve başkalarına “hayır” demenin kabul edilebilir bir yoludur.
Zamanınızı nasıl geçirdiğinizin kaydını oluşturur
Takvimimi her pazar öğleden sonra gözden geçiriyorum. Bu, neler başardığımı ve daha üretken olmak için nelerin değişmesi gerektiğini düşünmemi sağlıyor. Ayrıca her blok hakkında, zamanı ayarlamam gerekip gerekmediği veya devredilip devredilemeyeceği gibi kısa notlar alıyorum.
Zamanla, bu bana zamanımı nasıl harcadığıma dair oldukça iyi bir kayıt sağlıyor. Daha sonra bunu en üretken olduğum zamanları belirlemek veya takvimimde tekrarlayan etkinlikler oluşturmak için kullanabilirim. Hatta faturalandırma gibi başka amaçlar için de kullanabilirim.
Kendinize zaman ayırmanıza yardımcı olur
İşlerinizi daha kısa sürede hallettiğiniz için, sonunda kendinize biraz zaman ayırabileceksiniz. Örneğin, işinizde geri kaldığınız için öğle yemeğini masanızda yemek yerine, bir saatinizi ayırabilirsiniz. Bu süre zarfında sağlıklı bir öğle yemeği yiyebilir, yürüyüşe çıkabilir ve biraz haber okuyabilirsiniz. İşe döndüğünüzde, kendinizi yeniden enerjik ve günün geri kalanına hazır hissedeceksiniz.
Ayrıca, daha fazla boş zamanınız olduğunda, becerilerinizi öğrenme veya geliştirme fırsatınız olacak. Sonunda, en önemli ilişkilerinizi güçlendirmek veya refahınızı artırmak gibi önemli şeyleri yapmaya başlayabilirsiniz.
Zamanı bloklama alışkanlığı sizin için işe yarayacak mı?
Bazı insanlar zaman bloklamanın hayranı değil. Çok katı olduğunu ve inşa edilmesinin çok zaman aldığını düşünüyorlar. Ancak, son derece yetenekli insanlar zaman bloklamanın önemini biliyor, bu yüzden denemekte fayda var.
Başlamak için, her gün için önceliklerinizi belirleyin. Bunları takviminize en üretken olduğunuz zamanlara yerleştirin. Ardından, bu görevlerin her birini tamamlamak için gerçekçi bir zaman dilimi ayırın. Takviminize ekledikten sonra, başka hiçbir şey planlamayın ve dikkat dağıtıcı unsurları ortadan kaldırın. Unutmayın, şu anda odaklandığınız tek şey elinizdeki görevdir.
Ancak, aşırıya kaçmamanızı ve biraz esneklik tanımanızı da tavsiye ederim. Daha önce de belirttiğim gibi, bunu gün boyunca ara vererek yapabilirsiniz.