Spor yazılarında her zaman altını çizerek bir şeyi belirtiyorum. Kendi gördüğüm ve kendi bildiklerimi yorumlamaya çalışıyorum. Ne usta bir spor yazarıyım, ne de bir yorumcu. Fakat sporun özellikle de futbolun benim anlayacağım kadar kısmı bile kaos halinde. Süper Lig’de koca koca kulüpler birbirine girmiş durumda. Senin penaltın yanlış, senin golün ofsayt derken olay seviyesiz tartışmaya döndü. Resmi sitelerden yapılan açıklamalar tam bir sokak ağzı. 
Neyse ki İzmir takımlarımızda şu an böyle bir sorun yok. Ben yine takip ettiğim kulüpten yani Göztepe’den bahsedeceğim. 
İzmir’deki Manisa maçında açıkçası hayal kırıklığı yaşadım. Benim gibi detaylı yorum yapmayan birisi bile o maçtan sıkıldı. Ne bir düzgün atak, ne de gol pozisyonu vardı. Doğal olarak durum taraftarı bile etkiledi. Ayrıca tribünün aldığı ceza nedeniyle taraftarın eksik olması da cabası. Neyse ki yerini minik taraftarlar doldurmaya çalıştı. Açıkçası alınan golsüz beraberlik benim de aklımda soru işareti bırakmıştı. 
Neyse ki rakiplerin sonuçları Göztepe’ye yarayınca bu haftaya umutlu girdik. 
Adanaspor önündeki tedirgin bekleyiş yerini bir anda özgüvene bıraktı. Etkili oyun skoru erken öne taşıdı ve rahat galibiyet geldi. Manisa karşısındaki durgun Göz Göz gitmiş, eski ruh geri gelmiş. Üstüne alt sıralardaki rakiplerin kayıpları şahane oldu. Ensemizdeki Kocaelispor, Keçiören ile 2 – 2 berabere kalınca puan farkı 5’e yükseldi. 
Bodrumspor’un Çorumspor’a yenilmesi, Sakaryaspor’un da lider Eyüpspor’a mağlup olması ile Göztepe büyük avantaj yakaladı. Bundan sonra iş taraftara düşüyor. Her zamanki gibi tribünde yerlerini alıp takımlarını son ana kadar desteklemeli. Süper Lig’e çok az kala kimse hata yapmamalı. Gereksiz tepkilerin, sahaya atılan maddelerin takıma ceza olarak döneceği unutulmamalı. Çünkü bu yolda en büyük silah 12. adamdır.
Şimdi o halde pazar günü 16.00’da maçtaki yerimizi alalım ve üst lige bir adım daha atalım. 
Haydi Göztepe!