Yazımın konusu yine spor olacak. Fakat kısa da olsa İzmir'deki yangınlara değinmek istiyorum. Gözümüz gibi bakmamız gereken yeşile, bilinçli ya da bilinçsiz yapılan eylemler sonucu çıkan yangınlar ciğerimizi yaktı. Söndürmek için harcanan çabalar, yaşanan maddi kayıplar bir yana 'can kaybı yok' denilse de o faunadaki yaşamını kaybeden tüm canlılar unutulmasın. Bir ağacın ne kadar zamanda yetiştiğini bir kez daha hatırlatmak istiyorum. Tüm ülkede yaşanan yangınların son bulmasını diliyorum. Herkese büyük geçmiş olsun. Gereken derslerin alınıp bir daha yaşanmamasını umuyorum.
Gelelim Göztepe'ye
Önümüzdeki sezon İzmir'de en çok konuşulacak temsilcimiz yine Göz-göz olacak gibi. Maddi ve manevi olarak en doğru yönetilen kulüp şuan da Sarı-Kırmızılılar. Aldığı futbolcuyu doğru kullanıp satarak maddi kazanç elde eden de Göztepe. Transfer sezonu başlar başlamaz İzmir ekibi, kolları sıvadı. Eksik olan mevkilere genç ya da tecrübeli isimler almaya başladı.
Örneğin; Arda Okan Kurtulan. Bu genç isim iyi bir performans sergilerse gelecek sezonun transferde gözdesi olabilir. Bir başka genç futbolcu ise İbrahim Sadra. Düşünebiliyor musunuz ki; bir kulüp İzmir'den kalkıp Ürdün Ligi'ni takip ediyor. Ve oradan tecrübesiz bir futbolcuyu yıldız adayı olarak getiriyor. İşte zaten Göztepe'nin farkı da burada başlıyor. Pahalı oyunculara değil, tecrübesiz, genç ve yetenekli oyunculara yöneliyor.
Bunların yanında Godoi gibi defansta ağabeylik yapacak tecrübeli isimleri de almayı ihmal etmiyor. İşin özünde menajerlerin yönlendirmesi değil, kendi takip ağlarının bulduğu oyuncular kadroya katılıyor. Daha bu şekilde sezon başlayıncaya kadar çok futbolcu gelir gider.
Kendi sisteminden taviz vermeyen Göztepe'nin, ben yine başarılı olacağına inanıyorum. Geçen sezon gerçekleşmeyen Avrupa hedefi, bu kez olabilir.
Zira hoca konusunda da istikrarını Stoilov ile devam ettiren Göz - Göz, hazırlıklara başladı. Yeni sezonda bizleri nasıl bir aksiyon beklediğini hep birlikte göreceğiz. Unutmasın ki, motivasyon dalgalanır, istikrar sabittir.