Şahin Sunağı
Efe Çapman
İnsanoğlu, içinde bulunduğu yaşam döngüsünü etkileyen diğer güç veya varlıkları ya da kendinden üstün gördüğü kavramları benimsemek, yüceltmek ve kendi iradesiyle bütünleştirmek için binlerce yıldır tapınak benzeri toplanma alanları oluşturmuştur. Bu tip yapılar birçok beşerî unsurdan bekleneceği gibi genellikle ait oldukları zaman dilimi ve coğrafi konumun etkilerini yansıtır ve bu koşullarda var olmuş olan diğerleriyle benzerlik taşırlar. Tabi ki her toplumun içinde çoğunluktan farklı inanç sistemleri, tapınak yapıları ve farklı kültürlerin kesişmesinden doğan melezler mevcut olmuştur.
Mısır’da yapılan araştırmalar sırasında yeni ve daha önce eşine rastlanmamış özellikleri olan bir tapınak bulundu. Mısır’ın geç Roma dönemine ait olduğu düşünülen bu tapınak yapısı 2. Ptolemaios tarafından MÖ 3. Yüzyıl civarında kurulan Berenike adlı liman kentinde bulunmakta. Şahin Sunağı olarak adlandırılan bu küçük tapınağın 4. Yüzyıl’da Doğu Mısır Çölü’nden gelen göçebe toplumlarca kullanıldığına dair buluntular da mevcut. Şahin figürü Antik Mısır kültüründe yüksek derece bir öneme sahiptir ve genellikle Horus kökenli tanrı ve mitlerde görülür. Bu tapınağı özel ya da farklı kılan unsur ise içinde bulunan şahinlerdir: Ancak Mısır’ın öteki bölgelerindeki yaygın inançlara uygun olarak ikonlar biçiminde veya tek bir şahin mumyasının mezarın içeriğine eşlik edişi durumunda gözlemlenen mezarlara karşıt olarak için birçoğu kafasız halde olan 15 şahin ve bir takım yumurtadan oluşan bir düzenle karşılaşıldı. Ayrıca bulunan objeler arasında üzerinde burada kafa kaynatmanın uygunsuz olduğunu belirten ve bu sebeple birçok soru işareti doğuran bir yazıt da mevcut.
Tüm bunların göçebe gelenek ve ritüellerinin Antik Mısır kültürüyle daha önce rastlanmamış bir şekilde harmanlanmasından kaynaklandığı öne sürülürken bu keşfin Roma İmparatorluğu’nun gerilediği yıllardaki Mısır’ı daha iyi anlamamızı sağlayacağı da araştırmacılarca tahmin edilmekte.
Yorumlar