İzmir’de CHP’li ilçe belediyeleri zorda. Birçoğu işçilerin paralarını ödemekte güçlük çekiyor. İddia edilen odur ki, Narlıdere Belediyesi neredeyse 4 aydır işçi maaşlarını ödeyemiyormuş. Buca, Karşıyaka ve Konak belediyeleri var, keza aynı. Bunun nedenini araştırmamız lazım. Bazı bildiklerimi sizlere aktarmaya çalışacağım bu yazımda.
Karşıyaka Belediyesi’nde son iki dönem, 35 sene öncesine dayanan Cihan Türsen’le başlayan bir dönem var. Türsen döneminde Karşıyaka Belediyesi’ne iş yapan tedarikçilerin hiç birinin paralarının ödenmediği söyleniyor. Birçok tedarikçi Karşıyaka Belediyesi’ne iş yapmak istememekteydi. Türsen, Karşıyaka Belediye Başkanlığı yaptığı dönemlerde Karşıyaka ilçesine doğru dürüst bir hizmet vermedi. 1972 senesinde yapılan Atatürk ve Annesi Zübeyde Hanım ile Kadın Hakları Anıtını yıkarak 2018 yılında yeniden inşa etti. Bunun için milyonlarca lirayı bu anıta harcadı! Bu anıt yıkıldığında “yeniden yapılacak” denildi ve Karşıyaka halkı ile İzmirliler “niçin yıkılıyor?” diye sordu Karşıyaka Belediye Başkanına. Cihan Türsen o dönemler kendine has hatıra pulları yaparak paylaştı. Tabiî ki bu özel pulların parası kendi cebinden çıktı ama halk buna da kızdı.
Buca Belediyesi’ne dönelim. Üç dönemdir Buca Belediyesi parasal açıdan zor günler yaşıyor. Levent Piriştina ile başlayan bir süreç var Buca Belediyesi’nde. Yapılan harcamaların sorunu çok. Levent Piriştina başkan olduğu dönemde neredeyse hiçbir şeye imza atmamış. Hep başkan vekillerine attırmış! Meclis üyelerini, başkanlık döneminde çoğu zaman yurt dışına seyahate götürmüş.
CHP Eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Buca Belediye Başkanlığı için Suat Nezir’i aday gösterdi ve Suat Nezir o dönemin Belediye Başkanı Erhan Kılıç’ın borçlarını araştırmak istemesi sonucu bir gün içinde belediye başkanlığı adaylığından oldu!
Tuncay Özkan, Suat Nezir’i başkanlık adaylığından çekti ve yerine avukat olan Erhan Kılıç’ı aday gösterdi.
Buraya kadar her şey normaldi CHP’de. Levent Piriştina’nın yaptırdığı tüm ödemeler seçilen belediye meclisi üyeleri tarafından araştırılmadı ve unutturuldu. Buca’da büyük bir borç vardı; o borç bugüne kadar geldi. Haddinden fazla personel alındı belediyeye. Bunun gene tek sorumlusu CHP’li yöneticiler oldu diyelim.
İşte “halkçı belediyecilik” diyoruz ama ortada hiçbir şey yok. Fazladan alınan işçilerin maaşları ödenmiyor, halka hizmet yapılamıyor. Çöpler zamanında toplanmıyor, işçiler grev yapıyor.
Bunların tek sorumlusu var o da CHP yönetimi. Çünkü daha önce yapılan yolsuzlukları araştırmıyor. Oy almak için belediyelere işçileri dolduruyor ama onların da SGK pirim borçlarını dahi ödemekten kaçınıyor.
Buna benzer şekilde Buca, Karşıyaka, Konak ve diğer ilçe belediyeleri de borç batağındalar. Ellerindeki arsaları satarak işçinin parasını ödemeye çalışıyorlar. Bu nereye kadar sürecek merak konusu.
Halka hizmet konserle olmaz. Buca Belediyesi hizmet yerine konser düzenliyor ama işçinin maaşını ödeyemiyor. Bu durum diğer İzmir ilçe belediyeleri için de aynı.
Yani CHP yönetiminin kendi içinde de sorunları var. Genel Kurul için seçilen delegeler ile hukuk önünde savaş veriyor. Her şeyi önümüzdeki günlere bekleyerek göreceğiz.
**
Hükümet, CHP İstanbul il yönetimine ‘kayyum’ atadı ve CHP’li vatandaşlar İstanbul CHP il binasını korumak için sokaklara döküldü. Bu yanlış mı doğru mu sorusunu gündeme getirdi! Burada partililer evleri olan binayı korumakta haklı ama bir mahkeme kararı var. Ne kadar doğru olduğunu bilemeyiz ve karara saygı duymamız lazım.
CHP yönetimi de aynısını yaptı ve il binasını başka yere taşıdı. Doğrusu da buydu. İstanbul il yönetimine kayyum atanmasının ardından İstanbul İl Kongresi’nin yapılması için olağanüstü kongreye başvurdu CHP yönetimi. Bu kongre 24 Eylül’de yapılacak.
Evet, CHP’nin olağanüstü kurultayı da 900 delegenin ve CHP Genel Başkanının imzası ile Çankaya İlçe Seçim Kurulu’na başvuruldu 21 Eylül 2025 tarihi için.
Burada sonuç ne olacak? Bu da merak konusu. CHP Genel Kurulu, 21 Eylül’de İstanbul Kongresi 24 Eylül’de. İyi ama hangi delegeler bu kurulda olacak? Bu da merak konusu olabilir.
CHP için yeni bir iddia daha var. Gazeteci Barış Yarkadaş, Özgür Özel yönetiminin yeni bir parti kurma hazırlığında olduğunu iddia etti.
CHP yönetimi mahkeme kararıyla CHP’de yönetimin değişmesi sonrası yolsuzluk iddialarına adı karışan herkesin partiden ihraç edileceği düşünülüyor. Evet, birçok siyasetçinin CHP ile ilişkileri kesilecek.
Bunun sonucuna göre yeni bir parti hazırlıklarının yapıldığı iddiaları var. CHP’deki mevcut milletvekillerinin yarısının yeni kurulacak partiye geçmesi bekleniyor.
İşte CHP yönetimi bu. Doğru mu yapıyor, yoksa yanlış mı bekleyip göreceğiz.
Bu yazılarım yayınlandığında yurt dışında olacağım. Geldiğimde daha ilginç bilgileri sizlere vermeye çalışacağım.