Günümüzün aşırı bağlantılı, başarı odaklı dünyasında, üretkenlik kaygısına kapılabiliyoruz. Fiziksel ve psikolojik strese neden olabilecek bu kaygıyı gidermenin yöntemlerini ele aldığım yazımın ikinci bölümünü sunuyorum.

Yapılacaklar canavarını evcilleştirin

Yapılacaklar listenizin kaygıya yol açtığını düşünüyorsanız, aşağıdakileri yaparak yapılacaklar listenizi azaltın:

  • Önceliklendirin. En önemli üç önceliğinizin listesini yapın.
  • 1–3–5 kuralını kullanın. Listenizi üç orta, beş küçük ve bir birincil göreve bölün. Görevleri düzenlemek ve önceliklendirmek, bunalmışlığı azaltabilir ve üretkenliği artırabilir.
  • Çoklu görevlerden kaçının. Tek seferde tek bir göreve odaklanın. Bu madde üzerinde listenizin geri kalanından ayrı olarak çalışmak istiyorsanız, ayrı bir kağıda yazabilirsiniz.
  • Harekete geçin. Bunu yapmak için, görevi kendiniz yapabilir, daha sonraya erteleyebilir, başkasına devredebilir veya silebilirsiniz.
  • Görevleri değiştirin. Mümkün olduğunca, enerji tüketen bir görevi enerji veren bir görevle değiştirin.
  • Kendinize izin verin. Bunaldığınızda beyaz havluyu atmaktan korkmayın.

Ayrıca, eğer halihazırda yoğun bir programınız varsa, ek taahhütleri reddetmekten korkmayın.

Kendinize şefkat gösterin ve kendinize iyi bakın

Başarılarınız ne kadar küçük olursa olsun, kendinize karşı nazik olun ve onları kutlayın.

Ayrıca, kendinize bakmayı şu şekilde önceliklendirin:

  • Farkındalık ve meditasyon pratiği yapın. Bu teknikleri kullanarak kaygı uyandıran düşünceleri azaltabilir ve şu ana odaklanabilirsiniz.
  • Yeterince uyuyun. İyi dinlenmiş olduğunuzda stresle başa çıkmak ve işlerinizi yönetmek daha kolaydır.
  • Düzenli egzersiz yapın. Fiziksel aktiviteye katılarak stresi azaltabilir ve ruh halinizi iyileştirebilirsiniz .
  • Kendinizi ödüllendirin. Motivasyonunuzu ve pozitifliğinizi korumak istiyorsanız, ne kadar küçük olursa olsun başarılarınızı kutlamanız gerekir.

Büyük görevleri daha küçük parçalara bölün

Hiç son teslim tarihi yüzünden bunaldığınız oldu mu? Önünüzdeki dağ gibi iş yığınına bakmak yerine, hedefinize ulaşmak için küçük adımlar atın. Sonuç olarak, görev daha az göz korkutucu görünecek ve motivasyonunuz artacaktır.

Duraklamanın gücünü kucaklayın

Yapılan araştırmalara göre en verimli çalışan kişiler, 52 dakika kesintisiz çalışıyor ve ardından 17 dakika dinlenerek enerji topluyor.

Bunun nedeni biyolojimizdir: İnsan beyni, yaklaşık bir saat boyunca yüksek aktiviteli anlarda çalışır ve ardından yaklaşık 15 dakika boyunca düşük aktivite moduna geçer. Bir molanın, sadece bir mola olarak kalması gerektiğini unutmamak önemlidir.

Molalarınızdan en iyi şekilde yararlanmak için aşağıdakileri deneyin:

  • Bağlantıyı kesin. E-postalarınızı kontrol etmeyerek, aramaları yanıtlamayarak veya projeler üzerinde çalışmayarak işinizi ihmal edin.
  • Dikkatinizi dağıtın. Dikkatinizi dağıtacak bir şey kullanmak daha etkili odaklanmanıza yardımcı olacaktır. Oyun oynayın, müzik dinleyin veya kitap okuyun. Ayrıca bir iş arkadaşınız veya başka arkadaşınızla da görüşebilirsiniz.
  • Yürüyüşe çıkın. Açık hava, ruh halinizi iyileştirmenize ve masanızda uzun saatler oturmanıza yardımcı olabilir. Ayrıca öğlen egzersizinin odaklanmanızı ve bilişsel işlevlerinizi geliştirebileceği kanıtlanmıştır.
  • Bilinçli beslenme. Telefonunuza biraz ara verin ve yemeğinizin tadını bilinçli bir şekilde çıkarın. Yiyeceklerin tadına, kokusuna veya dokusuna dikkat edin. Sağlıklı atıştırmalıklar ve yemekler yemeyi unutmayın.

Molalara dikkat ederek, kendinize dinlenmek ve iyileşmek için kişisel izin ve tatil izni alma olanağı sağlayabilirsiniz. Bunların hak ettiğiniz faydalar olduğunu unutmamak önemlidir. Maaşınızı masada bırakmayacağınız gibi, zamanınızı da hafife almayın.

Kusurları kucaklayın

Mükemmeliyet arayışı kaygıya ve hayal kırıklığına yol açabilir. Hataların öğrenme sürecinin bir parçası olduğunu kabul edin ve kusursuz olma ihtiyacından vazgeçin.

Sonuç olarak, ilerlemenizi kutlamanız, hatalarınızdan ders çıkarmanız ve ilerlemeye devam etmeniz önemlidir.

Sağlıklı sınırlar yaratın

Sınırlar belirleyerek iş ve özel hayatınızın net bir şekilde ayrıldığından emin olun. Unutulmaması gereken en önemli şey, mesai saatleri dışında iş e-postalarınızı kontrol etmekten veya hafta sonları telefonlara cevap vermekten kaçınmaktır.

Kendinize bağlantıyı kesip yeniden şarj olma zamanı tanırsanız, işe canlanmış ve motive olmuş bir şekilde varırsınız.

Üretkenlik araçlarını ve uygulamalarını kullanın

Araçlar ve uygulamalar, düzenli kalmanızı, zamanınızı yönetmenizi ve ilerlemenizi takip etmenizi kolaylaştırır. Sizin için doğru aracı bulmak için farklı araçlar deneyin.

Destek arayın

Üretkenlik kaygısıyla mücadele ediyorsanız, yardım almaktan çekinmeyin. Bir meslektaşınız, arkadaşınız veya aile üyeniz gibi güvendiğiniz biriyle konuşun. Danışmanlar veya terapistler ayrıca bilişsel davranışçı terapi gibi stratejiler önerebilir.

Genel olarak, ihtiyaç duyduğunuzda destek almanızda bir sakınca yoktur ve bu, yaşam kalitenizde büyük bir fark yaratacaktır.